Sentence examples of "yer çekiminin" in Turkish

<>
matematik olarak yer çekiminin ve diğer kuvvetlerin Uyumlu olarak bir arada olabileceği bir evren. Вселенная, в которой гравитация и другие силы могут гармонично существовать в нашей математике.
Ben de yer çekiminin üzerime ne kadar baskı yaptığını düşünüyordum çünkü sana karşı öyle duygular hissettim ki. Я думала, что гравитация та еще сволочь, потому что меня так сильно тянет к тебе.
Einstein de yer çekiminin Bayağı önemli olduğunu düşünürdü. Эйнштейн тоже считал, что гравитация очень важна.
Dünyayı doğrudan mutlu ve zengin bir yer yapmak yerine alternatif olarak anaerkil düzeni öneren bir dergi. Belki bir şeyleri değiştiren zamandır ve bu kadınlar güce gerçekten sahip kadınlar. Это журнал, который предлагает матриархат в качестве альтернативы, для того, чтобы сделать мир счастливым и процветающим местом, возможно, пора изменить положение вещей таким образом, что именно женщины будут иметь власть.
Dışarıda ki ajanslara yer yok. Другим агентствам здесь не место.
Ama birisi gerçekten cinayet işlemek istese, burası ideal bir yer olurdu. Конечно, если кто-то задумает убийство, то это очень подходящее место.
Hançerin güvenli şekilde saklanabileceği tek yer. Святилище. Только тут можно укрыть кинжал.
Sonra bir yer buldu.. Yönetebileceği bir yer. Потом он нашёл место, где мог править.
Kuran'da masumları öldürenler ve intihar edenlere yer yok. В Коране нет места убийству невинных и самоубийству.
Bu gece sana uyuyacak bir yer bulmak zorundayız. Нужно найти место, где ты сможешь переночевать.
Sadece oturup bekleyebileceğim farklı bir yer arıyordum. Я просто искал новое место для ожидания.
Londra'da kalmak için bir yer bulabildi mi? Она нашла, где остановиться в Лондоне?
İkinci gittiğimiz yer olabilir mi? - Belki. Думаешь, то второе место - тоже вариант?
Bence, kendini bulabileceğin en iyi yer yollar. Я думаю это лучшее место чтобы найти себя.
Zaferde safını bilen esmer bir adama da yer vardır. Слава примет и мексиканца, который знает свое место.
Herkesin huylandığı bir yer vardır! У всех есть слабое место!
Takas için zorlu bir yer. Это трудное место для передачи.
Konuşabileceğimiz bir yer var mı peki? Может, поговорим в другом месте?
Güvenli olan tek yer bodrum. Безопасно здесь только в подвале.
Bana da yer lâzım. Мне тоже нужно место.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.