Sentence examples of "В глубине души" in Russian

<>
Где-то в глубине души даже ты знаешь, с каким чудовищем живешь. Derinlerde bir yerde nasıl bir canavarla karşı karşıya olduğunu sen de biliyorsun.
Даже ты знаешь это в глубине души. Kalbinin derinliklerinde, sen de bunu biliyorsun.
Но в глубине души мечтаешь. Ama içten içe kutlamak istiyorsun.
Неужели в глубине души я все еще думаю, что Робин будет моей? İçten içe, saçma sapan düşünen bir yanım hâlâ Robin'le olabileceğimi mi düşünüyor?
В глубине души я нашел любовь ко всей своей страны. İçimde, derinlerde bulduğum şey bütün bu ülkeye olan sevgim.
И в глубине души знаю, что подхожу тебе. Ve içten içe senin için doğru kişi olduğumu biliyorum.
Там в глубине Ущелья Смерти живет страшное чудище. Ölüm Vadisi'nin derinliklerinde ölüm saçan bir gölge yaşar!
У души есть тело? Ruhun bedeni var mıdır?
Но в глубине сердца чувствовала себя несчастной. Yüreğimin derinliklerinde, kendimi çok kötü hissettim.
И помните, нет душ более правдивых, чем души двойников. Ve unutmayın, en gerçekçi ruh başkasını oynayan insanların sahip olduğudur.
Сегодня в глубине ночи начнётся весна. Gecenin derinliğinde bugün ilk bahar başlayacak.
Ради такого преображения люди продадут нам души. İnsanlar bu hale dönüşmek için ruhlarını satacak.
В глубине пещеры, где концентрация ядовитого газа превышает предельно допустимую, таятся самые необычные формы жизни. Fakat gerçekten ilginç yaşam mağaranın derinliklerinde bulunur zehirli gaz konsantrasyonunun alarmımı çaldırmaya yetecej kadar yüksek olduğu yerde.
Души минбарцев возрождаются частично или полностью в человеческих телах. Minbarilerin ruhları kısmen ya da tamamen insan bedenlerinin içindeydi.
Ну, в самой-самой глубине. Şey, çok çok derinlerde!
Я знаю, но если я прекращу, я потеряю часть души. Farkındayım. Ama vazgeçersem, sanki ruhumun bir parçasını teslim ediyormuşum gibi hissedeceğim.
Это помогает сохранять спокойствие на глубине. Suyun derinliklerinde sakin kalmana yardımcı oluyor.
Я строю их, чтобы соединять души. Ben insan ruhunu birbirine bağlamak için üretirim.
Давление на такой глубине повреждает внешнюю обшивку. Bu derinlikteki basınç dış kaplamaya hasar veriyor.
Там, где некоторые несчастные души прокляты жить вечно. Bazı talihsiz ruhların sonsuza kadar yaşaması için lanetlendikleri yerde.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.