Exemplos de uso de "юге от" em russo

<>
Мы называем это Колонией, заброшенная школа на юге от Ричмонда. Oraya Koloni diyoruz terk edilmiş bir okul binası. yol Richmond'ın güneyinde.
По утверждению друзей Ассефы, он всегда мечтал вернуться в дом своего детства в деревне Ченча на юге Эфиопии. Arkadaşları, Assefa'nın hep Etiyopya'nın güneyindeki bir köy olan Chencha'daki çocukluk evine dönebilmeyi dilediğini söylüyor.
Они окопались на юге Парижа. Onları buldum. Paris'in güneyinde saklanıyorlar.
Это ведь где-то на юге Швеции? İsveç'in güneyinde kalıyor, değil mi?
Он ведь встретил ее на Юге Франции? Onu Güney Fransa'dan bulmuştu, değil mi?
Двое солдат покинули базу на юге Австралии. Güney Avustralyadaki üsten iki asker toz olmuş.
Одна установит периметр на юге города, вдруг она вернётся в лес. Ormana geri dönme ihtimaline karşı bir ekip kasabanın güney sınırına gidecek. Hâlâ...
Эти кадры были сняты вчера днем в Бангалоре на юге Индии. Bu görüntü dün akşam Hindistan'ın güneyinde bir şehir olan Bangalore'da kaydedilmiş.
Да, Уайти ввел на юге наркотики. Evet, Whitey, Southie'ye uyuşturucu getirdi.
Зато я слышал разговоры о какой-то серьезной заварушке на юге. Ama güneyde büyük oyunların döndüğüne dair bir şeyler geldi kulağıma.
Вы знаете какая разница между торнадо и разводом на Юге? Bir hortum ile Güney'de yaşanan boşanmalar arasındaki fark nedir biliyormusunuz?
Гриммы на юге использовали её чтобы выманивать из болот чешуйчатых и отрубать им головы. Güneydeki Grimms bunu kullanıyordu. Bataklıklardan Galençidaları yemlemek için, Ve onları yakalayıp başlarını keserdi.
Согласно израильской армии, Бойцы Хезболлы запустили около ракет сегодня на израильские позиции на Юге. İsrail Ordusu'ndan yapılan açıklamaya göre Hizbullah savaşçıları tarafından güneydeki İsrail kuvvetlerinin üzerine on roket atıldı.
Танги сказал мне, что он находится в клинике где-то на юге. Evet, harikalar. Tanguy dedi ki, Güney'de bir yerde sağlık evindeymiş.
А вдруг на юге отсюда всюду титаны? Buradan güneye her yer Titan kaynıyor olabilir.
Срочные новости - на юге города было обнаружено тело. Flaş haber: Şehrin güney kesiminde bir ceset bulundu.
Майк, мы помогаем девушке которую он встретил на юге. Hey, Mike, güneyde tanıştığı bir kıza yardım edeceğiz.
Первая баптистская поместная церковь на Юге была основана в 1682 году в городе Чарльстон (Южная Каролина). Güney ABD "in en eski Baptist kilisesi olan İlk Baptist Kilisesi 1682" de Peder William Screven liderliğinde Charleston, Güney Karolina "da örgütlendi.
Бадага - народ, проживающий на юге Индии в штате Тамилнад. Badagalar, Güney Hindistan'da yaşayan bir halkın adıdır.
Каода ? й () - синкретическая монотеистическая религия, основанная в 1926 году в городе Тэйнинь одноимённой провинции на юге Вьетнама. Kaodaizm veya Kaodaiizm (İng. Cao Đài), 1926'da resmen güney Vietnam'ın Tay Ninh şehrinde kurulmuş senkretik, tek tanrılı bir dindir.
Os exemplos de uso de palavras em diferentes contextos são dados só para fins linguísticos, ou seja, para estudar o uso de palavras numa língua e as suas traduções para outra. Todos os exemplos são colecionados automaticamente em fontes abertas usando tecnologia de pesquisa de dados bilíngues. Se você encontrar algum erro de ortografia, pontuação ou outro erro no texto original ou na tradução, use a opção "Reportar um erro" ou escreva para nós.

Nesta seção, você pode ver como palavras e expressões são usadas em diferentes contextos usando exemplos de traduções feitas por profissionais. A seção Contextos o ajudará a aprender inglês, alemão, espanhol e outros idiomas. Aqui você pode encontrar exemplos com verbos frasais e idiomas em textos que variam em estilo e tema. Exemplos podem ser classificados por traduções e tópicos.

Aprenda línguas estrangeiras, veja a tradução de milhões de palavras e expressões e use-as em sua comunicação por e-mail.