Exemplos de uso de "ölümünü izlerken" em turco

<>
Yanındaki insanların ölümünü izlerken yaşamaya nasıl devam edebiliyorsun? Как можно жить, наблюдая за смертью близких?
Clive'ın ölümünü biraz fazla ciddiye almıyor musun? Вы не принимаете смерть Клайва чересчур серьезно?
Olanları izlerken zevk aldın mı? Тебе нравится наблюдать за этим?
Tek bir adamın ölümünü neden bu kadar önemsiyorsun? Почему вы так переживаете из-за смерти одного человека?
Domuz pastırmasını bana ver ve ben Lucas Lee filmlerini izlerken git işini hallet. Отдай ветчину и вперёд в окопы, пока я пересматриваю фильмы Лукаса Ли.
Annie'ye sahte ölümünü düzenlemesine yardım ettim. Я помог Энни подстроить фальшивую смерть.
Şimdi, ben film izlerken, sende kendi veli toplantına gitsen, nasıl olur? Ну, а не хочешь сходить на родительское собрание пока я буду смотреть кино?
Patrick Jane. Lucy Greene'in ölümünü araştırıyoruz. Мы по поводу смерти Люси Грин.
Bir gece geç saatte ayaktaydım ve babamı bunu izlerken duydum. Однажды, поздно ночью я запалил отца за просмотром этого.
Freddie Lounds'ın ölümünü piyes gibi sunduk herkese. Мы устроили спектакль из смерти Фредди Лаундс.
Susan'ı izlerken ona acımadan edemedim. Bunu neden yaptığımı öğrenmek için yanıp tutuşuyordu. Когда я смотрела на Сьюзан, то не могла не пожалеть ее.
Genç bir öğrencinin ölümünü araştırıyorum Naomi Preston. Я расследую смерть молодой студентки Наоми Престон.
Senin damgalandığını izlerken aldığım keyfin yanında sıfır kalır. Мне больше понравилось смотреть, как вас клеймили.
Regan'ın sahte ölümünü ayarlamalarının öncesinden beri cam yapmadığımı biliyorsun. Biraz pratik eksiğim var. Ты осознаешь, что я не выдувал стекло со времен ложной смерти Рейгана.
Mesela bazen bir daireyi izlerken sahiplerinin tatile gitmek için hazırlandığını görürüm. Пример. Иногда слежу, и вижу - люди едут в отпуск.
Annem ve benim, babamın ölümünü beklediğimiz hastane. Больничная палата, где я ожидал смерти отца.
Birlikte TV izlerken çok komiktir. С ним весело смотреть телевизор.
Birinin ölümünü izlemek işaret parmağını göğüsteki yaraya sokmak... Видеть смерть, зажимать рану на груди пальцем...
Victoria'yı izlerken uyuyakaldım. - Kesinlikle. Я уснула, наблюдая за Викторией.
Marshall'ın ölümünü araştırmanın kötü bir fikir olduğunu düşünüyorsunuz. Вы считаете что расследовать смерть Маршала плохая идея.
Os exemplos de uso de palavras em diferentes contextos são dados só para fins linguísticos, ou seja, para estudar o uso de palavras numa língua e as suas traduções para outra. Todos os exemplos são colecionados automaticamente em fontes abertas usando tecnologia de pesquisa de dados bilíngues. Se você encontrar algum erro de ortografia, pontuação ou outro erro no texto original ou na tradução, use a opção "Reportar um erro" ou escreva para nós.

Nesta seção, você pode ver como palavras e expressões são usadas em diferentes contextos usando exemplos de traduções feitas por profissionais. A seção Contextos o ajudará a aprender inglês, alemão, espanhol e outros idiomas. Aqui você pode encontrar exemplos com verbos frasais e idiomas em textos que variam em estilo e tema. Exemplos podem ser classificados por traduções e tópicos.

Aprenda línguas estrangeiras, veja a tradução de milhões de palavras e expressões e use-as em sua comunicação por e-mail.