Sentence examples of "Riske" in Turkish

<>
Bir adamımı zaten kaybettim. Başka birisini daha riske etmeyeceğim. Гера уже пострадала, не хочу кем-то еще рисковать.
Neden beni uyarmak için hayatını riske atıyorsun? Почему рискуете жизнью, чтобы предупредить меня?
Lana, senin kadar, benim de kendimi riske attığımı anlamalısın. Лана, ты должна понимать, что я тоже в опасности.
Sağlıklı birinin böyle bir riske atılmasının hiçbir tıbbi dayanağı yoktur. Нет никаких оснований для здорового пациента подвергать себя такому риску.
Eğer cadı avcıları Blackwell'i öldürebilirse bu riske değer. Если охотники смогут убить Блэквелла, стоит рискнуть.
Ne kadar cesurca, genelev sahibinin duygularını korumak için hayatını riske etmek. Как галантно: рисковать жизнью, чтобы уберечь чувства твоей управительницы борделя.
Ve bu güzel kıçımı iki kuruşluk dilenci parası için riske atmayacağım. А мне нужно перестать рисковать своей отличной задницей из-за сомнительных денег.
Şimdi, eğer Danielle hileyi ifşa etmekle tehdit etseydi bu onu riske atardı. Если Даниэль угрожала раскрыть обман, то это могло поставить ее под удар.
Benden onu çıkarmak için her şeyi riske atmamı istedin ve ben de attım. Ты первый попросил меня пожертвовать карьерой ради парня, и я это сделал.
Tüm tasarruflarımı riske atıp kanun dışı bir haydut olacağımı mı sanıyorsun? Hayır. Ты считаешь, что я рискну Всеми моими сбережениями и стану вне закона?
Chuck Bartowski bu ülke için hayatını riske attı. Чак Бартовски рисковал своей жизнью для этой страны.
Bizi kurtarmak için kendi hayatını birkaç kez riske attı. Он рисковал жизнью несколько раз, чтобы спасти наши.
Bu yüzden buraya gelmek için herşeyimizi riske atıyoruz. Поэтому мы всем рисковали, чтобы приехать сюда!
Eğer bu gemiyi geriye döndürüp, Borg bölgesine götürecek olursam, mürettebatımı, gereksiz bir riske atmış olurum. Если бы я развернула корабль и возвратилась на территорию боргов, я бы подвергла свой экипаж ненужному риску.
dertsiz tasasız, özgür ruhlu kız. onunla çıktığım için nerdeyse bütün kariyerimi riske atmaya zorlayan kişi. Та беззаботная, своенравная девчонка, которая заставила меня, рискуя карьерой, встречаться с ней.
Kendi hayatını riske atarak bizimkini mi almaya çalışıyorsun? Пытаешься забрать наши жизни пожертвовав при этом своей?
Eğer senin anne-baban öldürülmüş olsaydı, onların öcünü almak için hayatını riske atar mıydın? Если бы твоих родителей убили, ты стала бы рисковать своей жизнью ради мести?
Eşine hürmetkâr davranman icap ediyor olabilir ama evliliğini yoluna sokma çaban bunca insanın hayatını riske atmanı gerektirmiyor herhalde. Слушай, можешь изображать покорную жену, но не говори, что попытка наладить брак стоит людских жизней.
Ajan DiNozzo, eğer bu işin içinde olsaydım Melody'e dönmek için her şeyi riske atar mıydım? Агент ДиНоззо, если я участвовал в этом, зачем мне рисковать, возвращаясь за Мелоди?
Bir memurken, yaşlı bir çingeneyi kurtarmak için hayatını trafikte riske attın. Когда ты была офицером ты рисковала своей жизнью чтобы спасти старую цыганку.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.