Exemplos de uso de "Yerden" em turco

<>
Sammy DiPietro'nun varil içindeki cesedini, onu öldürdükleri yerden saklamaya götürdükleri yere kadar kamyonla senin taşıdığını da biliyorum. И вы были за рулём грузовика, на котором перевозили тело ДиПьетро от места убийства до места захоронения.
Jacques'in kardeşi sınırda bir yerden bahsetmişti. Брат Жака упоминал место у границы.
Bu bilgi her yerden bulunur. Это можно узнать где угодно.
Olmaz, bu balıkları başka bir yerden bulmamız gerekiyor. Мы просто, должны найти рыбу, где-нибудь ещё.
Eğer beni duyuyorsan söyleyeyim, olduğum yerden hiçbir bok göremiyorum. Ты меня слышишь? Я ни хрена отсюда не вижу.
Ama elbet çıkarlar bir gün saklandıkları yerden. Но однажды они выйдут оттуда где прячутся.
Yıldız Geçidini bulunduğu yerden çıkarmamış olsaydık, eminim şu an çok daha iyi durumda olurduk. Было бы гораздо лучше, если бы Звездные Врата так и оставались погребенными в земле.
Ayağın yerden kesilesiye kadar, daima iyi bir fikirmiş gibi görünür değil mi? Это всегда кажется неплохой идеей, пока твои ноги не отрываются от земли.
O kirli yerden çok fazla iyi polis çıkmaz. Из таких грязных мест хороших копов выходит мало.
Düşüş şekli Nelson'ın kolunun iki yerden kırılmasına sebep olmuş kolunu kullanamaz hale getirmiş. Падение сломало руку Нельсона в двух местах, сделав ее неподвижной и бесполезной.
Bunu herhangi bir yerden yapabilir miyim? Я могу сделать это откуда угодно?
CSU sokakta kan bulmamış. Yani büyük ihtimalle başka bir yerden oraya taşındı. Эксперты не нашли крови в переулке, возможно, его откуда-то привезли.
Emilio'nun annenizin atladığını gördüğü yerden kilometre açıkta bir kadın bulunduğuna dair bir kaza raporu bulduk. милях от того места, где Эмилио увидел, как ваша мать прыгает с моста.
Şimdi yemeğimizin tadını çıkarıp, içeri girebildiğimizi varsayarsak oraya geç varıp, berbat bir yerden seyretme riskini almalıyız. Нам лучше растянуть обед, и придти позже, с риском получить ужасные места если вообще их получить.
O lanet yerden nefret ediyorum ve bir daha dönmeyeceğim. Ненавижу это чертово место и не собираюсь туда возвращаться.
Senden daha fazla parası olan bir yerden dev gibi bir ikramiye aldım. Получил огромный грант там, где денег больше, чем у тебя.
Sızlanıp nalları dikebilirsin ama ben buradan ani bir şekilde çıkıp bu pislik yerden çok uzaklara gideceğim. Пускай ты сдох как собака, но я ещё повоюю, где-нибудь подальше от этого дыры.
Bu yerden, o herif o raporu götürmeden önce kaçmam gerek, yoksa mahvoldum demektir. Мне нужно свалить отсюда, до того как он подаст отчет, что я облажался.
Hadi depoya gidelim, temizlenelim.. ve bu lanet yerden çıkalım. Пойдем на склад, почистим там все, и свалим оттуда.
Hemen sonra, Gob babasını götürdüğü yerden eve geri getirir. В этот момент Джоб пришел забрать отца из укромного места.
Os exemplos de uso de palavras em diferentes contextos são dados só para fins linguísticos, ou seja, para estudar o uso de palavras numa língua e as suas traduções para outra. Todos os exemplos são colecionados automaticamente em fontes abertas usando tecnologia de pesquisa de dados bilíngues. Se você encontrar algum erro de ortografia, pontuação ou outro erro no texto original ou na tradução, use a opção "Reportar um erro" ou escreva para nós.

Nesta seção, você pode ver como palavras e expressões são usadas em diferentes contextos usando exemplos de traduções feitas por profissionais. A seção Contextos o ajudará a aprender inglês, alemão, espanhol e outros idiomas. Aqui você pode encontrar exemplos com verbos frasais e idiomas em textos que variam em estilo e tema. Exemplos podem ser classificados por traduções e tópicos.

Aprenda línguas estrangeiras, veja a tradução de milhões de palavras e expressões e use-as em sua comunicação por e-mail.