Exemplos de uso de "dışişleri bakanlığında" em turco

<>
Sana Dışişleri Bakanlığında bir yer bulduk. Мы нашли тебе место в госдепе.
Benim geldiğim yerde, herkesin ailesi Dışişleri Bakanlığında çalışıyordu. В моем городке все работали на "Госдеп".
Muallem, 1964 yılında dışişleri bakanlığında göreve başladı ve Tanzanya, Suudi Arabistan, İspanya ve İngiltere'de Suriye misyonlarında görev yaptı. С 1964 года аль-Муаллем работал в министерстве иностранных дел Сирии, служил в сирийских дипломатических миссиях в Танзании, Саудовской Аравии, Испании и Великобритании.
Bayan May, Dışişleri Bakanlığı'na bir mektup yollamam gerekiyor. Мисс Мэй, мне нужно набросать письмо в Госдепартамент.
Başkan vurulduğu için adalet bakanlığında herkes meşguldür. В Президента стреляли. В суде немного заняты.
Alman Dışişleri, iddialarının teyitli olduğunu bildirdi. Министерство иностранных дел Германии подтверждает их заявление.
Onlar savunma bakanlığında büyük ve sert adamlar Tom. В министерстве обороны большие грубые парни, Том.
Elimize yeni ulaşan bir habere göre Dışişleri Bakanı Catherine Durant Meclis Yargı Komitesi'nin huzuruna çıkacak. Мы только что узнали, что госсекретарь Кэтрин Дюран будет давать показания в Юридическом комитете.
Kocam sağlık bakanlığında çalışıyordu. Sağlık müfettişiydi. Муж работал в министерстве здравоохранения санинспектором.
Dışişleri Bakanı sıfatıyla mı? Как министр иностранных дел?
Bir yıl adalet bakanlığında çalıştım. Sonra bölüm değiştirdim. Работал в Департаменте Юстиции, а потом перевелся.
Bayanlar ve baylar, Dışişleri Bakanı. Дамы и господа, Госсекретарь США.
Birkaç yıl önce bir dışişleri bakanlığı çalışanı Tahran'a gizli belgeler satmaya çalışırken yakalandı. Пару лет назад сотрудник Министерства иностранных дел попался на продаже секретных документов Тегерану.
Ona Dışişleri Bakanlığı sözü verdik. Мы обещали ему пост госсекретаря.
Dışişleri Bakanlığından biri seni görürse hemen geri dönecek ve eve uçacaksın. Если кто-нибудь из Госдепа тебя увидит, ты сразу прилетишь назад.
Dışişleri Bakanlığını mı aradınız? Вы звонили в Госдепартамент?
Dışişleri Bakanlığı tedirgin olacak diye mi? Потому, что это нервирует Госдепартамент?
Ruslan'a, Dışişleri Bakanlığının soruşturma fikrine açık olduğunu söylemişsin. Ты передал Руслану, что Госдеп готов к расследованию.
Dışişleri ile bir anlaşmaya varılmış gibi görünüyor. Значит, вот какую сделку заключил Госдеп.
Sayın Dışişleri Bakanı, tanıştığımıza memnun oldum. Господин министр иностранных дел, приятно познакомиться.
Os exemplos de uso de palavras em diferentes contextos são dados só para fins linguísticos, ou seja, para estudar o uso de palavras numa língua e as suas traduções para outra. Todos os exemplos são colecionados automaticamente em fontes abertas usando tecnologia de pesquisa de dados bilíngues. Se você encontrar algum erro de ortografia, pontuação ou outro erro no texto original ou na tradução, use a opção "Reportar um erro" ou escreva para nós.

Nesta seção, você pode ver como palavras e expressões são usadas em diferentes contextos usando exemplos de traduções feitas por profissionais. A seção Contextos o ajudará a aprender inglês, alemão, espanhol e outros idiomas. Aqui você pode encontrar exemplos com verbos frasais e idiomas em textos que variam em estilo e tema. Exemplos podem ser classificados por traduções e tópicos.

Aprenda línguas estrangeiras, veja a tradução de milhões de palavras e expressões e use-as em sua comunicação por e-mail.