Exemplos de uso de "hayatımın" em turco

<>
Bu, hayatımın en güzel ânı dostum. Это лучший момент моей жизни, дружище.
Ama evet dersen, hayatımın geri kalanını her dileğini yerine getirmeye harcarım. Но согласишься, и я всю свою жизнь посвящу исполнению твоих желаний.
Bunu anlıyorum. İşte bu. Bu adam, hayatımın geri kalanını geçireceğim adam. Сама идея что с этим человеком я собираюсь провести остаток своей жизни.
Şu son dört yıl hayatımın en güzel yıllarıydı. Эти года были самыми насыщенными в моей жизни.
Son otuz yıldır, hayatımın her anını sana adadım. Я отдавала каждую секунду своей жизни тебе последние лет.
"Sen, hayatımın tamamı oldun, Holly ama ben seninkinde sadece bir bölümüm." Ты стала моей жизнью, Холли, а я - лишь одна глава в твоей.
Bu benim hayatımın en duygusal ve romantik anı. Это самый романтичный момент во всей моей жизни.
Ben bu arkaik ritüeli ortadan kaldırmayı hayatımın hedeflerinden biri haline getirmeye yemin ettim. и я сделал одной из моих жизненных целей отказ от этой устарелой церемонии.
Senin yıldızın kütleçekimsel olarak benimkinin etrafında dönüyor. Bana hayatımın aşkını getirdin, Elliot. Yani bu, biz? Твоя звезда вывела на орбиту мою, притянула, привела меня к любви моей жизни, Эллиот.
Jake hayatımın eski hâline dönmesi için bana yardım edeceksin. Джейк, ты поможешь мне вернуть мою жизнь назад.
Kaybettiğim kız benim için öldü çünkü, bazı çılgınca nedenlerden dolayı, hayatımın önemli olduğuna inandı. Та девушка умерла за меня, поскольку по какой-то причине верила, что моя жизнь важна.
Lester neredeyse on yıldır hayatımın bir parçası oldu. Лестер был частью моей жизни более десяти лет.
Hayatımın sonuna kadar sizlerle arkadaş kalmayı çok istiyorum. Я хочу быть вашим другом всю оставшуюся жизнь.
Hayatımın kalanında beni mi takip edeceksin? Будешь меня преследовать до конца жизни?
Bugün, hayatımın geri kalanının ilk günü. Сегодня - первый день моей оставшейся жизни.
Ama şimdi ben hayatımın geri kalanında ne bok yiyeceğim? И что теперь я буду делать остаток своей жизни?
Kont oğlunun davranışlarının kendini ne kadar sinirlendirdiğini ifade eder. ("İl mio sangue la vita darei" - "Oh, hayatımın kanını vereceğim"). Граф выражает своё разочарование в сыне ("Il mio sangue la vita darei" / "Своей кровью и жизнью готов я заплатить за могущество сына").
Penny, o adam hayatımın altı yılını aldı. Пенни, этот человек забрал лет моей жизни.
Hayatımın geri kalanını çamaşır katlayarak geçirmek mi istiyorum sence? Думаешь, я хочу складывать бельё всю свою жизнь?
Hayatımın son yedi senesine bakınca çok mantıklı bir karar gibi görünüyor. " Это ведь такое разумное решение в свете последних семи лет моей жизни...
Os exemplos de uso de palavras em diferentes contextos são dados só para fins linguísticos, ou seja, para estudar o uso de palavras numa língua e as suas traduções para outra. Todos os exemplos são colecionados automaticamente em fontes abertas usando tecnologia de pesquisa de dados bilíngues. Se você encontrar algum erro de ortografia, pontuação ou outro erro no texto original ou na tradução, use a opção "Reportar um erro" ou escreva para nós.

Nesta seção, você pode ver como palavras e expressões são usadas em diferentes contextos usando exemplos de traduções feitas por profissionais. A seção Contextos o ajudará a aprender inglês, alemão, espanhol e outros idiomas. Aqui você pode encontrar exemplos com verbos frasais e idiomas em textos que variam em estilo e tema. Exemplos podem ser classificados por traduções e tópicos.

Aprenda línguas estrangeiras, veja a tradução de milhões de palavras e expressões e use-as em sua comunicação por e-mail.