Exemplos de uso de "hayatını" em turco com tradução "жизнь"

<>
Ben dostumun hayatını korumaya kararlıyım alt tarafı. Просто я намерен сохранить жизнь своему другу.
2007 yılı ile 2009 yılının sonu arasında Heine, hayatını devam ettirmek için farklı alanlarda çalışmalar yürüttü. В период с 2007 года по конец 2009 Хайне по-разному зарабатывал на жизнь:
Ve bir bebeğin hayatını tehlikeye atıyorsun, bunu yaparken... А ты подвергаешь его жизнь опасности, пока ты...
Bu duyacağın saçma gelebilir ama Liv'in hayatını kurtarmak istiyorum. Прозвучит странно, но я хочу сохранить жизнь Лив.
Sen bütün hayatını CIA için karanlıkta çalışarak geçirdin. Ты всю жизнь проработал на ЦРУ в неведении.
Bir başka zenginin daha bir çocuğun hayatını mahvetmesine izin veremezdim. Я не могла позволить еще одному богачу разрушить жизнь ребенка.
İyi haber, bir adamın hayatını kurtardım. Хорошая новость - я спасла человеку жизнь.
Güzel Bonnie Kelly'nin güzel hayatını kutlamak adına. Чтобы отметить прекрасную жизнь прекрасной Бонни Келли.
Sence hangimizin, Preston'un hayatını kurtarmak için daha fazla gücü var? Как ты думаешь, кто из нас сможет спасти жизнь Престона?
Benim hakkımda fazla konuşmaz. Hatta bütün hayatını beni unutmaya çalışmakla geçirdi. На самом деле, он всю жизнь пытается про меня забыть.
Bu yüzden eski hayatını arkasında bıraktı ve Kateb oldu. И он отбросил свою старую жизнь и стал Катебом.
Bay Halliwell, hayatını sopayla topa vurmaya çalışarak geçirmiş bir yetişkinim ben. Взрослый человек тратит жизнь на то, чтобы бить по мячу палкой.
Mark Jackson'ın hayatını kurtarmama yardım et. Помогите мне спасти жизнь Марку Джексону.
Vietnam'da "kavanozdaki hayalet" in hayatını kurtarmıştım. Я спас жизнь привидения в банке во Вьетнаме.
Siz onun için bir büyücüsünüz onun tüm hayatını değiştiren kişisiniz. Вы для неe - волшебник. Вы изменили всю её жизнь.
Anthony bütün hayatını bunu bulmaya adamıştı. Энтони посвятил всю жизнь поискам этого.
Ve ben senin hayatını kurtardım. А я спас тебе жизнь.
Yetişkin bir gönüllü lazım bana. Hayatını tehlikeye atmaya razı biri. Мне нужен взрослый человек, готовый поставить на карту жизнь.
Vincent, sen Heather'ın hayatını kurtardın. Винсент, ты спас Хизер жизнь.
Bu kadar kıskanç ve acınacak durumda olduğun için onun hayatını mahvettin. Ты разрушила ее жизнь, потому что чертовски жалка и ревнивая.
Os exemplos de uso de palavras em diferentes contextos são dados só para fins linguísticos, ou seja, para estudar o uso de palavras numa língua e as suas traduções para outra. Todos os exemplos são colecionados automaticamente em fontes abertas usando tecnologia de pesquisa de dados bilíngues. Se você encontrar algum erro de ortografia, pontuação ou outro erro no texto original ou na tradução, use a opção "Reportar um erro" ou escreva para nós.

Nesta seção, você pode ver como palavras e expressões são usadas em diferentes contextos usando exemplos de traduções feitas por profissionais. A seção Contextos o ajudará a aprender inglês, alemão, espanhol e outros idiomas. Aqui você pode encontrar exemplos com verbos frasais e idiomas em textos que variam em estilo e tema. Exemplos podem ser classificados por traduções e tópicos.

Aprenda línguas estrangeiras, veja a tradução de milhões de palavras e expressões e use-as em sua comunicação por e-mail.