Exemplos de uso de "hayatını" em turco

<>
Ben dostumun hayatını korumaya kararlıyım alt tarafı. Просто я намерен сохранить жизнь своему другу.
Kendi hayatını riske atarak bizimkini mi almaya çalışıyorsun? Пытаешься забрать наши жизни пожертвовав при этом своей?
Hayatını güzellikleri dünyaya yaymaya, insanlara ilham vermeye adamıştı. Он посвятил всю свою жизнь красоте, вдохновлял людей.
Hayatını önemsiz birisi olarak yaşamış olabilir, ama bir kahraman gibi öldü. Быть может, он жил обычной жизнью, но умер он героем.
O ülkesi ve benim için hayatını feda etti. Он пожертвовал собой ради меня и своей страны.
Chloe ödev projesi için hayatını mı araştırıyor? Хлоя изучает твою жизнь для школьного проекта?
Üç kat yüksekten düştüğünde hayatını kurtaran bir kadındı, hatırladın mı? Женщина спасла тебе жизнь, когда ты пролетел этажа, помнишь?
Seni vuran adam hayatını temelli değiştirdi, değil mi? Стрелявший в вас навсегда изменил вашу жизнь, верно?
Bundan böyle, Berlin için savaşırken ölen herkes hayatını bir hiç uğruna vermiş olacaktır. Каждый, кто сейчас умирает в битве за Берлин, жертвует своей жизнью зря.
Harika Bayan Fairfax, Bay Din'ın hayatını kurtardığının bilinmesi konusunda neden bu kadar gönülsüz merak ediyorum. Интересно, почему чудесная мисс Фэрфакс так неохотно признает, что мистер Диксон спас ей жизнь.
Evet. Sen ve Mei Ling hayatını kurtardınız. Ты и Мей Линг спасли ему жизнь.
Seth Newman hemen şu köşede hayatını sürdürüyordu. Сет Ньюман жил прямо за тем поворотом.
Jor-El'in zihin etkileşimli binaları bizi korumada yeterli olabilir ama oğlumun hayatını bu şekilde riske atamam. Возможно убежище Джор-Эла нас и спасет, но я не стану рисковать жизнью моего сына.
Şunu aklından çıkarma, yaptığın şey birçok insanın hayatını kurtaracak. Onunki de dahil. Помни, ты это делаешь, чтобы спасти множество жизней, включая ее.
Ne kadar cesurca, genelev sahibinin duygularını korumak için hayatını riske etmek. Как галантно: рисковать жизнью, чтобы уберечь чувства твоей управительницы борделя.
Bu kandil, annenin hayatını kurtarabilecek büyü ile dolu. Это магическая свеча, которая может вылечить твою мать.
2007 yılı ile 2009 yılının sonu arasında Heine, hayatını devam ettirmek için farklı alanlarda çalışmalar yürüttü. В период с 2007 года по конец 2009 Хайне по-разному зарабатывал на жизнь:
İkinci olarak dostunuz Bolşevikler'in hayatını kurtarmak için hayati ilaçlarınızı korumaya çalışırken vuruldunuz ve ağır yaralandınız. Дважды вы были серьезно ранены, защищая драгоценные припасы, чтобы спасти жизни ваших братьев-большевиков.
Dönüp de kendi götüne bakması ve kendi hayatını tekrar eline alması gerekiyor. Ему следует вытащить голову из задницы и взять свою жизнь в руки.
Şunu söyleyebilirim ki, hayatını bu köpeğe borçlu! Одно скажу: жизнью он обязан этому пёсику!
Os exemplos de uso de palavras em diferentes contextos são dados só para fins linguísticos, ou seja, para estudar o uso de palavras numa língua e as suas traduções para outra. Todos os exemplos são colecionados automaticamente em fontes abertas usando tecnologia de pesquisa de dados bilíngues. Se você encontrar algum erro de ortografia, pontuação ou outro erro no texto original ou na tradução, use a opção "Reportar um erro" ou escreva para nós.

Nesta seção, você pode ver como palavras e expressões são usadas em diferentes contextos usando exemplos de traduções feitas por profissionais. A seção Contextos o ajudará a aprender inglês, alemão, espanhol e outros idiomas. Aqui você pode encontrar exemplos com verbos frasais e idiomas em textos que variam em estilo e tema. Exemplos podem ser classificados por traduções e tópicos.

Aprenda línguas estrangeiras, veja a tradução de milhões de palavras e expressões e use-as em sua comunicação por e-mail.