Exemplos de uso de "kişinin hayatını" em turco

<>
Dex, bugün onlarca kişinin hayatını kurtardın. Декс, ты спас множество жизней сегодня.
Bu fotoğraf binlerce kişinin hayatını kurtarabilirdi. Такое фото спасло бы тысячи жизней.
Beş kişinin hayatını bitiren biri için hoş bir nakarat. Хороша присказка от человека, погубившего пять невинных жизней.
Halkımızdan milyonlarca kişinin hayatını kurtardın. Вы спасли жизни миллионам людей.
Bu kişinin hayatını sonsuza kadar değiştiriyorsunuz. Вы навсегда меняете жизнь этого человека.
On binden fazla kişinin hayatını kaybettiği olayla ilgili şu video yayınlandı. На станции погибло более тысяч человек. Сегодня следствие опубликовало следующее видео.
İki kişinin hayatını kurtardın. Ты спасла двух девушек.
Dünya Sağlık Örgütü'ne göre, bu güne dek Ebola, Batı Afrika'daki ülkede 52 kişinin ölümüne sebep oldu. Согласно данным ВОЗ, на данный момент в стране на Западе Африки лихорадка унесла жизни человек.
O kızın hayatını kurtardınız. Вы спасли ей жизнь.
Global Voices'da bu makalenin yazarı olan Joey Ayoub, dünyanın dört bir yanından politik ve dini kişiler ile halk figürü, gazeteci, editörlerden oluşan'e yakın kişinin bulunacağı uluslararası "Soykırım Suçuna Karşı" adındaki foruma katılacaktır. Автор данной статьи в Global Voices примет участие в международном форуме "Против преступления геноцида", в котором примут участие более человек со всего мира, включая видных политических, религиозных и общественных деятелей, журналистов и издателей.
Sörf yaparken hayatını kurtarmış. Она спасла ей жизнь.
Bazı hesaplamalara göre yüzlerce kişi doğrudan yada dolaylı olarak bu durumdan etkilendi, milyon kişinin yaşadığı bir şehirde, önemli şahıslar ya da VIP'lerin güvenliği için yollara barikatlar yerleştirildi. По некоторым оценкам, жизнь сотен тысяч людей непосредственно или косвенно затрагивается, когда силы безопасности устанавливают баррикады для защиты важных персон и высокопоставленных лиц в Кветте, где проживает около миллиона жителей.
Shrek, hayatını kurtardı. Шрэк спас тебе жизнь.
Chilapa'da üç devlet organı "birlikte çalııyor've hâlâ kaç kişinin kaçırılmış olduğunu bilemiyoruz, peki neredeler? Три ветви власти "работают вместе" в Чилапе и мы до сих пор игнорируем, сколько людей исчезло и где они находятся?
Bütün hayatını direklerde ellerinde pense ve klipslerle geçirdi. Всю свою жизнь просидел на столбе с кусачками.
Los Rojos suç örgütü üyelerini arayan ve dört gün önce ilçenin yönetimini ele geçiren kişiler en az kişinin daha kaçırılmasından sorumlu. Должна признаться, что я узнала о Чилапе, также как и Айотцинапе из новостей об их погибших, жестоко убитых и исчезнувших людях.
Hayatını mı kurtarmaya çalışıyordun? Пытался спасти ему жизнь?
Bu kişinin düzgün bir görünüşünü yakalayamadınız mı? Значит, вы не разглядели этого человека?
Evet, hayatını tekrar Rambo 'nunkiyle karıştırıyorsun. Ты опять перепутал свою жизнь с жизнью Рэмбо.
Ve ışığı kırma özelliği kazandı, böylelikle insanlar yüksüğü takan kişinin görüntüsünden farklı bir görüntü görüyorlardı. В нем развились свойства преломления, и когда человек надевал этот наперсток, люди видели другого.
Os exemplos de uso de palavras em diferentes contextos são dados só para fins linguísticos, ou seja, para estudar o uso de palavras numa língua e as suas traduções para outra. Todos os exemplos são colecionados automaticamente em fontes abertas usando tecnologia de pesquisa de dados bilíngues. Se você encontrar algum erro de ortografia, pontuação ou outro erro no texto original ou na tradução, use a opção "Reportar um erro" ou escreva para nós.

Nesta seção, você pode ver como palavras e expressões são usadas em diferentes contextos usando exemplos de traduções feitas por profissionais. A seção Contextos o ajudará a aprender inglês, alemão, espanhol e outros idiomas. Aqui você pode encontrar exemplos com verbos frasais e idiomas em textos que variam em estilo e tema. Exemplos podem ser classificados por traduções e tópicos.

Aprenda línguas estrangeiras, veja a tradução de milhões de palavras e expressões e use-as em sua comunicação por e-mail.