Exemplos de uso de "konusunda anlaştık sanıyordum" em turco

<>
Daha çok salata yiyeceğimiz konusunda anlaştık sanıyordum. Я думала мы договорились есть больше салатов?
Kalkışı ertelemek konusunda anlaştık sanıyordum. Мы же договорились отложить запуск.
İkinizle de dolambaçlı yollar olmayacağı konusunda anlaştık. Вы оба согласились - никаких окольных путей.
Bizi etkilemelerine izin vermeyeceğiz diye anlaştık sanıyordum. - Öyle zaten. Мы же вроде согласились, что не будем об этом думать.
Google'dan araştırmama konusunda anlaştık. Мы договорились не гуглить.
Yani arkadaşça bir yarışma olacağı konusunda anlaştık. Значит, будем считать это дружеским соревнованием.
yılı aşkın bir ayrımın ardından Küba ile diplomatik ilişkilerin devamı konusunda ABD Başkanı Barack Obama'nın şaşırtan bildirisi adadaki birçok Kübalı ve uluslararası topluluklar tarafından iyi karşılandı. Эта статья является частью нашей специальной рубрики "Куба - США: новое начало".
Anlaştık mı Ragnar Lothbrok? Согласен, Рагнар Лодброк?
Ben, tüm hafta sonunu Dex'le geçirecek sanıyordum. Я думал, он у Декса на выходные.
Ancak kızın ve annesinin "uygunsuz" kıyafet açısından uyarılıp uyarılmadığı konusunda sessiz kalıyorlar. Но они умолчали о том, обратили ли именно они внимание девушки и её матери на "неприличный" наряд.
Sana kartpostal gönderirim, anlaştık mı? Я буду присылать открытки, ладно?
Hey! Bundan daha fazla eşyam var sanıyordum. Я думал, у меня вещей куда больше.
Neler olacağı konusunda çok farklı bazı görüşler mevcut. Есть противоположные мнения о том, что произойдет.
Tamam Eric, anlaştık. Эрик, это хорошо!
Hayır! Hayır. Gözlemcim o sanıyordum. Я думала, что она наблюдатель.
Hım, güzel, tablolar hakkında konuşuyorsunuz. Lacivert konusunda haklıydın. Говоря о картинах, ты был прав насчет ультрамаринового синего.
Anlaştık, sadece bugün için. Ладно, но только сегодня.
Ben senin en iyi arkadaşının Chandler olduğunu sanıyordum. Я думала, что Чендлер твой лучший друг.
Claire, Ethan konusunda yalan attığını söyledi. Клэр рассказала про твоё вранье насчет Итана.
Robbie, oraya gazeteci ile birlikte gitmeyeceğime dair anlaştık. Робби, мы договорились с издательством не касаться этого.
Os exemplos de uso de palavras em diferentes contextos são dados só para fins linguísticos, ou seja, para estudar o uso de palavras numa língua e as suas traduções para outra. Todos os exemplos são colecionados automaticamente em fontes abertas usando tecnologia de pesquisa de dados bilíngues. Se você encontrar algum erro de ortografia, pontuação ou outro erro no texto original ou na tradução, use a opção "Reportar um erro" ou escreva para nós.

Nesta seção, você pode ver como palavras e expressões são usadas em diferentes contextos usando exemplos de traduções feitas por profissionais. A seção Contextos o ajudará a aprender inglês, alemão, espanhol e outros idiomas. Aqui você pode encontrar exemplos com verbos frasais e idiomas em textos que variam em estilo e tema. Exemplos podem ser classificados por traduções e tópicos.

Aprenda línguas estrangeiras, veja a tradução de milhões de palavras e expressões e use-as em sua comunicação por e-mail.