Exemplos de uso de "olduğunu biliyordum" em turco

<>
Kim olduğunu biliyordum ama yine de seni seviyordum. Я тебя знаю и до сих пор люблю.
Birinin nişanlısını çalmanın yanlış bir şey olduğunu biliyordum. Я знаю, что нельзя воровать чужих невест.
Ama Bern beni hep geri kazandı, çünkü onun benden zeki olduğunu biliyordum. Но я осталась с Берном, потому что знала, что он умнее.
New York'la ilgili o hikayenin saçmalık olduğunu biliyordum. Знал, что история про Нью-Йорк была чушью.
Bunun bir tuzak olduğunu biliyordum. Знал, что это ловушка.
Bismarck'da bir şeylerin kokuşmuş olduğunu biliyordum. Я чувствовал что-то гнилое в Бисмарк.
Hiroshi, senin yalancı bir eşitlikçi olduğunu biliyordum. Хироши, я знала, что ты Уравнитель-лжец.
Orospunun ölümüyle ilgili şüpheli bir şeyler olduğunu biliyordum. Я всегда знал, что было что-то подозрительное...
Yazar dediğin ellerini kirletmelidir boka batmış olmalıdır. Cesur olduğunu biliyordum. Я ведь как знал, что у тебя яйца есть!
Gördün mü, Alacakaranlık filminden bir isim olduğunu biliyordum. Да, точно, имя из "Сумерек".
Kuralların ne olduğunu biliyordum, ama... Я знала правила игры, но...
Anneni bir suikastçı olduğunu biliyordum. Я знал убийцу твоей матери.
Bu sembol'le ilgili beni huzursuz eden bir şeylerin olduğunu biliyordum. Я знала, что что-то в этом символе меня напрягает.
Güzel bir ölümün mümkün olduğunu biliyordum. Я знал, что смерть возможна.
"Her ne kadar başta biraz karşı da olsam Laurel'ın yapmaya çalıştığı şeyin hayati olduğunu biliyordum. "И хоть вначале я был против, я понял, что Лорел занимается важным делом...
Orada başka bir şeylerin olmak zorunda olduğunu biliyordum. Я знала, что там есть что-то еще.
Cody Culp'u okulda ele geçirmenin tek yolunun ona bedava uyuşturucu teklif etmek olduğunu biliyordum. Я помню только один способ, как Коуди можно было заставить придти в школу.
Böyle bir şey olma ihtimali olduğunu biliyordum. Я предполагал, что такое может случиться.
Parlak biri olduğunu biliyordum. O da beni tanıyordu. Он был отличником, мы были немного знакомы.
Drew'un bunun gibi havalı, modern, genç, güzel bir annesi olduğunu biliyordum. Я знала, что у Дрю будет такая клёвая, молодая и красивая мама.
Os exemplos de uso de palavras em diferentes contextos são dados só para fins linguísticos, ou seja, para estudar o uso de palavras numa língua e as suas traduções para outra. Todos os exemplos são colecionados automaticamente em fontes abertas usando tecnologia de pesquisa de dados bilíngues. Se você encontrar algum erro de ortografia, pontuação ou outro erro no texto original ou na tradução, use a opção "Reportar um erro" ou escreva para nós.

Nesta seção, você pode ver como palavras e expressões são usadas em diferentes contextos usando exemplos de traduções feitas por profissionais. A seção Contextos o ajudará a aprender inglês, alemão, espanhol e outros idiomas. Aqui você pode encontrar exemplos com verbos frasais e idiomas em textos que variam em estilo e tema. Exemplos podem ser classificados por traduções e tópicos.

Aprenda línguas estrangeiras, veja a tradução de milhões de palavras e expressões e use-as em sua comunicação por e-mail.