Exemplos de uso de "olduğunu düşündüğün" em turco
Bekle bir dakika bunun senin hatan olduğunu düşündüğün zaman, ben seni korudum.
Минуточку. Когда ты думал, что это твоя вина, Я прикрыла тебя.
Zamanında, birçok güçlü kadın uzun süre mücadele edip sana en iyi olduğunu düşündüğün kararı verme hakkını kazandırdılar.
И много хороших женщин долгое время боролись, чтобы дать тебе право делать то, что считаешь наилучшим.
Kız kardeşini korumak için doğru olduğunu düşündüğün şeyi yaptın.
Ты хотела сделать как лучше, чтобы защитить сестру.
Lütfen bana onun masum olduğunu düşündüğün için yaptığını söyleme.
И не говори мне, потому что она невиновна.
Program karşıtı öğrenciler değişikliklerin sadece eğitim masraflarını gizlemek için yapılan bir yol olduğunu iddia etti.
Выступающие против программы ученики утверждали, что предложенные изменения были всего лишь замаскированным способом сократить расходы на образование.
Öldürülmeden hayır diyebilmenin ne demek olduğunu anlıyor musunuz?
Каково это, сказать "нет" и не быть убитым?
Oğul Arash Azizi, babasının bir üst mahkemeye başvuruda bulunmuş olduğunu söyledi.
Араш Азизи заявил, что его отец подал апелляционную жалобу на решение суда.
Beni dinle. Bilgisayar başındaki hiç kimse senin düşündüğün kadar iyi vakit geçirmiyor.
Никто в компьютере не проводит так хорошо время, как ты думаешь.
Kanun yapıcılar, bu maddenin Anayasanın bütün Ugandalıların kanun karşısında eşit olduğunu öngören. ve. maddeleriyle ters düştüğünü savunarak yaşından küçük ve yaşından büyük adayların da seçime katılmalarını mümkün kılmak istiyor. Bu durumu eleştirenler ise bu tasarının yalnızca Museveni'yi hayat boyu cumhurbaşkanı yapabilmek için öne sürüldüğünü düşünüyor.
Парламентарии намерены внести изменения, допускающие до участия в выборах кандидатов, чей возраст не достиг лет и превышает лет, настаивая на том, что действующий закон противоречит статьям и Конституции, согласно которым все граждане Уганды равны перед законом.
"Yüksek sesle konuştuğumuz için mi, yoksa dar görüşlü insanlar olmadığımız için mi bilmiyorum. Otobüsteyken, bir jinekologla yüksek sesle konuşabiliriz.... Arjantinliler psikanalize tabi olurlar, birinin partnerinin hayatıyla ilgili analiz yapıyor olduğunu duymak yaygındır."
Можем в автобусе в полный голос обсуждать свои проблемы с гинекологом.... Аргентинцы часто обращаются к психоаналитикам, так что можно часто услышать кого - нибудь, анализирующего жизнь своего партнера ".
Aynı Jeremy'nin benim için yeterince iyi olmadığını düşündüğün gibi.
Ты думала, что и Джереми не достоин меня.
Rajoy iddiaların "tamamen uydurma" olduğunu belirterek, böyle bir ödeme almadığını belirtti.
Он отверг требования об отставке и утверждает, что его партия лучше всего подходит для управления страной в связи со сложившейся трудной экономической ситуацией.
Os exemplos de uso de palavras em diferentes contextos são dados só para fins linguísticos, ou seja, para estudar o uso de palavras numa língua e as suas traduções para outra. Todos os exemplos são colecionados automaticamente em fontes abertas usando tecnologia de pesquisa de dados bilíngues. Se você encontrar algum erro de ortografia, pontuação ou outro erro no texto original ou na tradução, use a opção "Reportar um erro" ou escreva para nós.
Nesta seção, você pode ver como palavras e expressões são usadas em diferentes contextos usando exemplos de traduções feitas por profissionais. A seção Contextos o ajudará a aprender inglês, alemão, espanhol e outros idiomas. Aqui você pode encontrar exemplos com verbos frasais e idiomas em textos que variam em estilo e tema. Exemplos podem ser classificados por traduções e tópicos.
Aprenda línguas estrangeiras, veja a tradução de milhões de palavras e expressões e use-as em sua comunicação por e-mail.
Anuncie