Exemplos de uso de "olması gerektiği" em turco

<>
Tanrının krallığı, iyilik demektir. Ve tam burada, olması gerektiği yerde. Царство божие, означающее благодать, прямо здесь, где и положено.
Malezya'nın satranç turnuvasında kıyafet kurallarıyla ilgili basitçe bir oyuncunun "saygın görünüşü" olması gerektiği belirtiliyor. Дресс - код малайзийских шахматных турниров просто гласит, что игрок должен иметь "достойный внешний вид".
Spaghetti Bolognese. Hem de olması gerektiği gibi. Спагетти болоньез, какими они должны быть.
Evet, sen de olması gerektiği gibi birinci sıradasın. А вы на первом, где и должны быть.
Maalesef hafızam olması gerektiği gibi değil. К сожалению, память иногда подводит.
Bu şekilde olması gerektiği için üzgünüm. Прости, что придётся так поступить.
Olması gerektiği gibi Bartowski. Такой выход, Бартовски.
Buna karar vermedikçe, Sonra kabul etmede başarısız olduk Bitiş çizgisinin nerede olması gerektiği üzerine. Не придя к согласию здесь, мы потом не могли решить, где будет финиш.
Tam olması gerektiği yerde. Прям где должен быть.
Her zaman, bilginin bedava olması gerektiği konusunda hemfikirdik. Мы всегда оговаривали, что информация должна быть открыта.
Bir erkeğin evlenmek için deli olması gerektiği mi? Каждый мужчина ненормальный, если он решил жениться?
Buralarda hiç bir şey olması gerektiği şekilde işlemiyor. Здесь ничто не работает так, как должно.
Kurallara uyup her şeyi olması gerektiği gibi yapmalısın. Вы следуете правилам и выполняете все должным образом.
Artık kafan da düzeldiğine göre her şey olması gerektiği gibi işleyebilir. Теперь твоя голова не загромождена, и всё работает как часы.
Çünkü idare, milletin içkilerinin buzsuz olması gerektiği yönünde karar aldı. Daha çabuk sarhoş olsunlar diye. Поскольку руководство определило что когда люди пьют напитки без льда, они становятся пьяны слишком быстро.
Ameliyattan iki hafta sonra olması gerektiği gibi. Как должно быть через недели после операции.
Görünen o ki olması gerektiği şekilde bunu gözden geçirmedin. Похоже, как следует о последствиях ты не думал.
Yara hiç olması gerektiği gibi iyileşmemiş. Рана должна была куда больше уняться.
O, bu gruptayken, burası olması gerektiği gibi bir yerdi. Когда она ходила в группу, в ней было просто отлично.
Leydim, ben bir savaşçıyım ve savaşçılar bilir ki her şey olması gerektiği zamanda olmalıdır. Я ведь герой, госпожа, а герои знают, что всё должно происходить вовремя.
Os exemplos de uso de palavras em diferentes contextos são dados só para fins linguísticos, ou seja, para estudar o uso de palavras numa língua e as suas traduções para outra. Todos os exemplos são colecionados automaticamente em fontes abertas usando tecnologia de pesquisa de dados bilíngues. Se você encontrar algum erro de ortografia, pontuação ou outro erro no texto original ou na tradução, use a opção "Reportar um erro" ou escreva para nós.

Nesta seção, você pode ver como palavras e expressões são usadas em diferentes contextos usando exemplos de traduções feitas por profissionais. A seção Contextos o ajudará a aprender inglês, alemão, espanhol e outros idiomas. Aqui você pode encontrar exemplos com verbos frasais e idiomas em textos que variam em estilo e tema. Exemplos podem ser classificados por traduções e tópicos.

Aprenda línguas estrangeiras, veja a tradução de milhões de palavras e expressões e use-as em sua comunicação por e-mail.