Beispiele für die Verwendung von "если она говорит" im Russischen

<>
Если верить Мишель Роуландс, изнасилование произошло перед: 00 вечера. Если она говорит правду. Michelle Rowlands göre, tecavüz Ne oldu: 00 pm önce o doğruyu söylüyor ise.
Если она говорит правду, то человека покусал зверь. Kız gerçeği söylüyorsa, adam bir canavar tarafından ısırılmış.
Если она говорит, то что-то бессвязное. Bir şey söylediği zaman çok alakasız oluyor.
Неважно, что она говорит. Onun söylediklerinin bir önemi yok.
Она говорит о Норме с большей теплотой. O, Norma için daha sıcak konuştu.
Она говорит, что ей приятно познакомиться. "Tanıştığıma memnun oldum". diyor.
Зрение Лиззи явно хуже, чем она говорит. Belli ki Lizze'nin görme yeteneği söylediğinden daha kötüymüş.
Она говорит, что нашла незадокументированную улику в лифте на месте преступления. Olay yerindeki asansörde daha önce fark edilmemiş bir kanıt bulduğunu iddia ediyor.
Почему она говорит с немецким акцентом? Niye sahte Alman aksanı ile konuşuyor?
Она говорит, что она счастлива с Купером. Demek istediği şey, Cooper ile mutlu olduğu.
Она говорит, мой глаз пугает людей. Annem zorla taktırıyor. Gözüm insanların kafasını karıştırıyormuş.
Я понятия не имел, о чём она говорит, но... Neden bahsettiği hakkında hiçbir fikrim yoktu ama kocası Ryland'ın akıl hocasıydı.
Она говорит, что защищает окружающую среду но накладывает вето на меры по защите окружающей среды. Öyle, öyle, öyle. - Çevreci olduğunu söylüyor, ama çevre korumasını veto ediyor.
Она говорит о моей пра-пра-бабушке. Annemin annesinin annesinin annesinden bahsediyor.
Орсон, о чём она говорит? Orson, bu kadın neden bahsediyor?
Хотя власть теперь перешла к императору Картажье, считается, что она говорит и от лица императора Турхана. Her ne kadar güç artık İmparator Catagia'ya geçmiş olsa da karısının diğer taraftaki Turhan'ın adına da konuştuğuna inanılır.
Она говорит "Привет, Аспергер"? "Selam Asperger" falan mı diyor?
На нашей стороне сейчас лишь наука, а она говорит, что эти существа разумны. Şu an elimizde olan tek şey bilim ve bilim bize bunların zeki varlıklar olduğunu söylüyor.
Я спрашиваю, о чем она говорит, как ты думаешь? Sence şu an neden bahsediyordur, dedim. - Bilmiyorum ki.
Она говорит, это подстава. Bunun bir kurmaca olduğunu söylüyor.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.