Beispiele für die Verwendung von "когда я спросил" im Russischen

<>
Когда я спросил Эрика, кто может фильтровать для него комменты, он назвал твое имя. Birinin Eric'e yapılan negatif yorumları silmesi konusunda yardımcı olması gerektiğini düşünürken Eric de senin adını verdi.
И когда я спросил о возможностях спасения, ты сказал что их нет. Ben sana onu nasıl kurtarabiliriz diye sorduğumda onu kurtarmanın bir yolu olmadığını söylemiştin.
Она дважды постучала, когда я спросил, не возражает ли она. Seninle evlenmemin sorun olup olmayacağını sorduğumda, hayır olarak iki kere vurdu.
Я спросил, что например? Söyle, ne tür şeyler?
Также, когда я делал этот снимок, горели поля, так как фермеры очищали землю. Ayrıca bu görüntüyü yakaladığımda çiftçiler araziyi temizlerken tarla ateş içindeydi.
Я спросил, кто в него стрелял? Ona, ateş edenin kim olduğunu sordum.
Я вспоминаю время, когда я была активисткой, борющейся за свободу и демократию, выходящей на протесты и бегущей в укрытие, пишущей. Aktivist olarak özgürlük ve demokrasi için mücadele ettiğim, eylemlere gittiğim ve saklanmaya koştuğum zamanlar, yazdığım zamanları aklıma geliyor.
Я спросил твое профессиональное мнение. Profesyonel bir görüş istedim sadece.
На меня смотри, когда я говорю, ублюдок мелкий. Sakin ol. - Konuşurken yüzüme bak, küçük puşt.
Вижу. Но я спросил о другом. Biliyorum ama sorduğum şey bu değil.
И так происходило каждый раз, когда я пытался побыть утончённым. Ne zaman biraz derin konulara girmeye kalksam gruptakiler hep böyle yapardı.
Я спросил себя, почему Мицци прячется где-то сзади? Ben de Mitzi ta arkalarda saklanıp ne yapıyor diyordum.
Быстро убегай, когда я отпущу руки. Elimi kaldırdığımda sana kaçman için şans vereceğim.
Я спросил, почему владельцы вдруг передумали и... Mal sahibi nasıl oldu da fikrini değiştirdi dedim.
Когда я был вашим учителем в Испании.. Драгоценное распятие. İspanya'da özel hocanızken değerli taşlarla süslenmiş bir haç hediye etmiştim.
Я спросил, вы нас используете? Sana bizi kullanıyor musun diye sordum.
Всё так просто, когда я бегаю. Koşarken her şey o kadar basit ki.
Я спросил, потому что вы потерли переносицу... Bunu sormamın sebebi burnunuzu sanki şey gibi ovuyorsunuz.
В смысле, у меня есть правило: когда я сбиваю кого-то я кормлю его завтраком. Yani benim bir kuralım vardır, ne zaman arabayla birine çarpsam, onunla kahvaltı yapmak gerekir.
Я спросил тебя, где Марго? Bir soru sordum, Margot nerede?
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.