Beispiele für die Verwendung von "örneği" im Türkischen

<>
Hayır, sadece kan örneği aldık. Да, лишь взяли образец крови.
Sistemindeki herhangi bir toksin ihtimali için kan örneği almam gerek. Хорошо, мне нужны образцы крови для тестирования на токсины.
Bak, kurbanın tuvaletinden bir idrar örneği almam lazım. Слушай, мне просто нужно взять мазок из туалета.
Bu siyah yüzün rezil bir örneği. Это ужасный пример чёрной раскраски лица.
Şimdi biraz DNA örneği almam gerek. Теперь мне нужно взять немного ДНК.
Onu kahve içmeye davet edip kupasından DNA örneği alabiliriz. Можно пригласить его на кофе и взять образец ДНК.
Hastanız, Kade Fisher için bıraktığınız kan örneği için aramıştım. Я по поводу образца крови вашего пациента, Кейда Фишера.
Veterinerim benden bir kan örneği istedi %10 luk diazepem solusyonu verdi. Мой ветеринар сказал взять пробу крови, я ввела% раствор транквилизатора.
Hodgins, beton örneği hakkında ne dedi? Что сказал Ходжинс по поводу пробы бетона?
Bunun yaygın bir örneği, Taşıma Katmanı Güvenliği ve dijital imzaların kullanılmasıdır. Общим примером этого является использование безопасности транспортного уровня и цифровых подписей.
Evet. İlk güvenlik aşaması kan örneği gerektiriyor. Для первого уровня допуска требуется образец крови.
Sperm örneği istasyondaydı ama ertesi gün gittiğimizde ortadan kaybolmuştu. Ben de şüphelendim. В участке были образцы его спермы, на следующий день он исчез.
Bana verdiğin örneği analiz ettim, şu dili olamayan kıza ait olan. Pardon. Я исследовал мазок, который ты дала мне, от девочки без языка.
İşte bu bizim size nasıl yardım edeceğimizin mükemmel bir örneği. Это идеальный пример того, как мы собираемся вам помочь.
Poliste katile ait olduğunu düşündüğümüz bir kan örneği var. У полиции, возможно, есть образец крови убийцы.
Bay Stark bilim adamlarınızın kalan tek örneği serumu tekrar yaratmak adına harcayacağından endişelendi. Мистер Старк опасался, что ваши ученые потратят оставшиеся образцы пытаясь восстановить сыворотку.
Çözünürlüğünün azlığı, çok eski bir kan örneği olduğunu gösteriyor. Недостаточная растворимость подтвердила, что это очень старый образец крови.
Jane Scott'ın otopsisinden gelen doku örneği bu. Это образец ткани со вскрытия Джейн Скотт.
Geçen hafta bir kan örneği almıştınız, doğru mudur? На прошлой неделе вы получили образец крови, да?
Kadının zehirlendiğini kanıtlamak için elimizde bir doku örneği olması lazım. Для того чтобы доказать отравление, нам нужен образец тканей.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.