Beispiele für die Verwendung von "Trajik bir şekilde" im Türkischen

<>
Söylememin bir sakıncası yoksa Bay Scrooge ortağınızı aniden trajik bir şekilde kaybetmek sizi çok da etkilemiş gibi gözükmüyor. Если позволите, мистер Скрудж, не похоже, чтобы внезапная и трагичная гибель партнера сильно опечалила вас.
Şanghay'daki rehine krizi trajik bir şekilde sonlandı. Ситуация с заложниками в Шанхае закончилась трагедией.
Trajik bir şekilde düğüne davet edilmedim. К сожалению, меня не пригласили.
Genç yaşta trajik bir şekilde kaybedilmiş biri. Трагично терять кого-то в столь юном возрасте.
Trajik bir şekilde ölümün... Ты бы трагически скончался...
Buranın yerel sakinlerinden ve trajik bir şekilde o çukura düştü. Он местный житель, который трагически упал в эту яму.
Eşini geçen ay trajik bir şekilde kaybetti. Он трагически потерял свою жену месяц назад.
Trajik bir şekilde kanserden öleceksin ya. Раз ты трагически умрешь от рака.
Joyce, Çavuş'u ıslak banyonun zemininde uzanmış olarak bulacak. Ayağı kayıp trajik bir şekilde boynunu kırmış olacak. Джойс обнаружит сержанта, лежащим на мокром полу в ванной, где он поскользнулся и сломал шею.
Ama onlar trajik bir çerçeve içinde varlar. Но они являются частью общей трагической системы.
Herkesin hızlı ve ucuz bir şekilde ağlara erişimini destekleyin. Способствовать всеобщему доступу к быстрой и доступной по цене сети.
Trajik bir kazaya benziyor, ama emin olmam lazım. Хорошо. Похоже на трагическую случайность, но лучше удостовериться.
Bu isteğiniz beni ülkemin kontrol noktalarına götürüyor, orada böyle bir talebe "hayır" demek sizi basit bir şekilde öldürebilir. Она напомнила мне контрольно - пропускной пункт в моей стране, где сказать "нет" на подобную просьбу предвещало бы твою смерть.
İşte o zaman trajik bir hata yaptım sanırım. Думаю, что тогда я сделала трагическую ошибку.
Porto, Portekiz'deki diğer şehirlerden daha hızlı bir şekilde bir hayalet şehre dönüşüyordu. Однако у города была и темная сторона, которую я обнаружил только на следующий день моего пребывания в нем.
Kovalamaca sırasında trajik bir cinayet meydana geldi. Во время последовавшей погони произошло трагическое убийство.
Padula "nın açıklaması yetkililerin işgal harekâtıyla uzlaşmaya tamamen isteksiz olduğunu gösteriyor ki bu da protestoların hızlı bir şekilde artışına neden olmakta. Заявления Падула показало полное нежелание властей вести переговоры с движением, что привело к эскалации протестов.
Oldukça trajik bir olay. И это так трагично.
Kaçırılmasından sonra ailesi tarafından zarar görmemiş bir şekilde salınması çağrısında bulunan James Foely'i Serbest Bırakın sayfasında başsağlıkları dolup taşıyor. Страница "Свободу Джеймсу Фоули", запущенная семьёй после его похищения с требованием освободить его без невредимым, полна соболезнований.
Trajik bir durum, böyle düşünen bir tek sen değilsin. К сожалению, не вы один, кто так считает.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.