Sentence examples of "aradım" in Turkish

<>
Arabayla evinin önünden geçtim, aradım seni ve sonra da kapadım. Я проехал мимо твоего дома, я позвонил и бросил трубку.
Dün seni aradım ve bir mesaj bıraktım. Вчера я тебе звонил и оставил сообщение.
Bu sabah seni beş kez aradım. Я звонила тебе пять раз утром.
O Zimmerman'ın numarasını buldu, ben de onu aradım. Он нашел телефон Циммермана, на который я позвонила.
İçlerinde destek mesajları da aradım ancak bir tane bile yoktu. Я даже искал сообщения поддержки, но их не было.
Biliyorsun, dün gece seni aradım ve ondan önceki gece de. Ты знаешь, я звонил тебе вчера вечером и позавчера вечером.
Her şey süper. Toplantının nasıl geçtiğini öğrenmek için aradım. Я звоню, чтобы узнать, как прошла встреча.
Hepsini aradım ve Louis'in tükürüğünü ölü arkadaşımın üzerine yerleştirmede yardıma ihtiyacım olduğunu söyledim. Я обзвонила всех родичей и попросила их измазать слюной Луиса тело моей подруги.
Ben de ne olur ne olmaz diye aradım. Так что я решил на всякий случай позвонить.
Peki, ama kimi aradım acaba ve Artie'nin diş fırçası acaba ne anlama geliyor? Ладно, но кому же я звонил, и причём здесь зубная щётка Арти?
Bugün sadece iki kez aradım ve onun iyi olduğunu öğrendim. Но я звонила сегодня только дважды. И он в порядке.
O geçmedi, annem öldükten sonra onu ben aradım. Он не связывался. Я искал его после смерти матери.
Önce Savunma Bakanlığı'nın güvenliğini aradım, sonra da oraya gittim. Я позвонил в службу безопасности минобороны. Потом я поехал туда.
Ama seni aradım, sen de geldin. Но я позвонил и вот ты здесь.
Pete büyük taş ama doğrudan Bill'i aradım ve onunla konuşmak istedim. Но я звонил напрямую Биллу, и я просил о встрече.
Evet, bunun için iki saat önce aradım. Да, я звонила, два часа назад.
Hala yok. Tahmini bir sonuca ulaşmak için meclisteki her demokratı aradım, ama kimse geri dönmedi. Я позвонила каждому демократу в палате представителей что бы получить число, но никто не отвечает.
İyiyimdir evet ben de onun için seni aradım. Да, я такой. Потому и позвонил тебе.
Şey, Önce annene sordum sonra David'i aradım. Сначала спросил твою маму, потом позвонил Дэвиду.
Bana bir adres ve buluşma saati verdi. Ben de Mac'i aradım. Она дала мне адрес и время, и я позвонил Маку.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.