Beispiele für die Verwendung von "binayı" im Türkischen

<>
Yalan yok Karl! Ölmemi isteseydin binayı benle beraber havaya uçururdun. - Kim? Чёрт, Карл, если бы ты хотел убить, ты бы взорвал здание!
Siz sadece binayı aramak için izin istediniz. Вы просили разрешение только на обыск здания.
Bu büyüklükte bir binayı yıkmak için bir sürü patlayıcı mevcut. Да, это много взрывчатки. Достаточно, чтобы снести дом.
Binayı iki saat önce terk ettiler. Все покинули здание два часа назад.
Bir simgenin tek başına bir anlamı yoktur ama yeterli sayıda insanla bir binayı havaya uçurmak dünyayı değiştirebilir. В одиночку символ не имеет смысла, но при нужном количестве людей взрыв здания может изменить мир.
Zanlı binayı terk etmiş, muhtemelen yaralı. Подозреваемый покинул здание, возможно, раненный.
Puro fabrikasını yıkıp yerine bu binayı diktiler. Построили это здание и прикрыли фабрику сигар.
Lütfen binayı en kısa sürede boşaltın. Ve lütfen, sakın panik olmayın! Пожалуйста, покиньте здание, как можно скорее и не поддавайтесь панике.
Onlar eski binayı iki gün içinde yıkacaklar. Они снесут старое здание через два дня.
Hayır, senden payımı satın almanı istedim. Binayı satmanı istemedim. İki şekilde de parayı alıyorsun. Нет, я просила у тебя купить мою часть, но не продавать все здание.
Baylar ve bayanlar, Elvis binayı terketti! Дамы и господа, Элвис покинул здание!
Profesyonel bir kundakçı bir yeri alevlendirir ve tüm binayı kül eder. Профессионал поджег бы в одном месте и полностью спалил бы здание.
Yolun karşısındaki binayı kullanmak durumunda kalacağız. Güvenlik firmasını. Нам придется использовать здание напротив - охранную фирму.
Tercihen başka bir canavar yaratmadan, başka bir binayı uçurmadan, ya da bizden birini daha kaçırmadan önce. Желательно до того, как он кого-нибудь обратит, взорвет еще одно здание или похитит одного из нас.
Yok be, Gus, adamlar Kensington'daki binayı bile sattılar. Блин, Гас, они даже в Кенсингтоне здание продали.
Ona bir şey anlatırsan bizzat gidip şehirdeki en uzun binayı bulurum ve çatısından kuğu dalışı yaparım. Если расскажешь, я лично найду самое высокое здание в городе и нырну с него рыбкой.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.