Beispiele für die Verwendung von "bir bağlantıları" im Türkischen

<>
"Üçlünün annesi" ile bir bağlantıları yok. Они не связаны с "матерью троих".
Ne ikisi ne de kurbanları arasında bir bağlantıları yok. Никакой связи ни между ними, ни между жертвами.
Sence Teddy'in ölümü ile bir bağlantıları mı var? Ты думаешь они как-то связаны со смертью Тедди?
Etiyopyalı Bir Adamın Issız Ölümü Одинокий конец одного из самых публичных людей Эфиопии
Bağlantıları var mıymış peki? У них была связь?
Internet'i herkesin özgürce bağlanabildiği, iletişim kurabildiği, yazabildiği, okuyabildiği, izleyebildiği, konuşabildiği, öğrenebildiği, yaratabildiği ve yenilikler icat edebildiği açık bir ağ olarak muhafaza edin. Поддержка Интернета как открытой сети, в которой всякий обладает свободой объединяться, общаться, писать, читать, смотреть, говорить, слушать, изучать, создавать и производить что - то новое.
Sinir bağlantıları kararlı görünüyor. Нервные связи выглядят стабильными.
Afgan büyümek babanın seni hiç bir sebep yokken sabah'da uyandırmasıdır, çünkü hayatta tembelliğe yer yok. Папа поднимает вас с постели в шесть утра в выходной без всякого повода, просто потому что вам никогда нельзя лениться.
Ayna kırıldığında, bu darbe, gemiyle olan tüm bağlantıları kopardı. Когда разбилось зеркало, разорвались и все остальные связи с кораблём.
Artık herhangi bir sağlık çalışanının, üst düzey yöneticinin, yönetimin ve yönetim kurulunun; sağlık konularında herhangi bir medya aracına bilgi erişimi sağlamaması talimatını veriyorum. Настоящим я предписываю и отдаю распоряжение о том, что ни один сотрудник или руководитель учреждений здравоохранения не должен предоставлять средствам массовой информации любого рода какую - либо информацию по вопросам здравоохранения.
Sen hala bağlantıları olan bir adammışsın Barton çünkü her ne yaptıysan, filmimiz resmen sona erdi. Пришлось попотеть. - У тебя остались связи, Бёртон. Благодаря тебе наш фильм официально похоронен.
Hindu filmlerden nefret ettiğim için değil ama, hükümet ölen bir sanayii kurtarmak için aldığı bu karardan hemen dönmeli! Только не ненавистные фильмы на языке хинди, сейчас правительство должно отступить от такого позорного решения, которое приняло, чтобы спасти умирающую индустрию.?
İsimleri ya da bağlantıları ara. Ищи любые имена или контакты.
Porto, Portekiz'deki diğer şehirlerden daha hızlı bir şekilde bir hayalet şehre dönüşüyordu. Однако у города была и темная сторона, которую я обнаружил только на следующий день моего пребывания в нем.
Bu kelimeler beyninizdeki sinaptik bağlantıları tekrar yazıyor. Эти слова переписывают синаптические связи в мозге.
Ama amaçlarının "şehrin harabe olduğunu ama güzel bir harabe olduğunu" göstermek olduğunu da ekliyorlar. Далее они объясняют, что их цель "показать город, который, несмотря на руины, представляет собой прекрасные руины":
Beyaz Saray ile bağlantıları olan tek kişi sen değilsin. Не только у вас есть связи с Белым Домом.
Onlar arasında bir ağ kurmak atılan doğru bir adımdır. Объединение этих активистов в одну общую сеть - это шаг в правильном направлении.
Sonunda, onun bu bağlantıları gizli bilgi satmak için kullandığı anlaşılmış. Как оказалось, она использовала эти контакты для продажи конфиденциальной информации.
Sakharov Ödülü'nden sonra, birçok kadın, hastane bahçesinde doktora olan desteklerini kutlama yaparak belirtiyorlardı: Bir mağdur: "Bu bizim unutulmadığımızın, bize yapılanlara dünyanın göz yummadığına bir kanıttır". dedi. "Это означает, что нас не забыли, что мир не закроет глаза на то, что с нами случилось", - поделилась одна пациентка.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.