Beispiele für die Verwendung von "buzun altında" im Türkischen

<>
Ak yürüyenler binlerce yıldır buzun altında uyuyorlardı. Белые Ходоки спали во льдах тысячи лет.
"Elbette, buzun altında sıkışmak kolay. "Уверен, легко попасть под лед.
Obama'nın bildirisinden beri, kuruluş, yoğun medya faaliyetinin ilgisi altında. Со времени заявления Обамы это заведение находится в центре внимания СМИ.
Katı buzun içinde canlıların bulunma ihtimali güneş sisteminde yaşamın sürdürülebildiği fikirlerimiz üzerinde büyük etkiye sahip oldu. Возможность существования жизни в толще льда меняет все наши представления об условиях, необходимых для неё.
Ne olduğunu öğrenene kadar kontrol kontrol altında tutmak için elimizden geleni yapmalıyız. Пока мы не узнаем что это мы должны все держать под контролем.
Bir kalıp buzun üstüne çıkmış ve buz yavaş yavaş erimiş. А он просто принес глыбу льда, которая потом растаяла.
Almanlar en üstte, Yahudiler ortada, zavallı Çekler ikisinin de altında. Выше всех немцы, евреи посредине, а бедные чехи ниже всех.
Hayır, bunları yerin altında, buzun içinde buldum. Нет, они были под землей, на льду.
Nefes borusu kesik noktasının altında tıkanmış. Его трахея заблокирована ниже пункта разреза.
Sonra birden buzun aşağı doğru indiği bir noktaya geldim, kayalıkları görebiliyordum. внезапно я оказался в точке, откуда был виден ледопад и скалы.
Endişelenme, her şey kontrol altında. Не беспокойся - все под контролем.
Bir buzun üzerinde yürür gibi çocuğun etrafında yürüyemezsin. Нельзя продолжать ходить на цыпочках вокруг этого ребёнка.
Nöbetlerin kontrol altında olup olmadığını anlayacağız. Посмотрим, если приступы под контролем.
Hala onun bulduğum buzun içinde yukarıya bakan yüzünü görüyorum. Я продолжаю видеть её лицо, смотрящее сквозь лёд.
Toprağın altında uyanmış, nefes almaya çalışmış. Она очнулась в земле, пытаясь дышать.
Bir parça buzun üstüne çıkıp asmış ve sonra buz eriyince ölmüş. Он встал на ледяную глыбу и повесился, а лед растаял.
İlginç bulduğum şey bir Primeranın daha ölüşünün senin "kontrol altında" terimine bir başkaldırma olması. Интересно, как смерть одного главаря и неподчинение другого вписываются в формулировку "под контролем".
O buzun üzerinde duruyordum ben. Я стоял на этом льду!
Tüm gece yağmur altında kalmış tabii. Он находился на дожде всю ночь.
Gemi buzun içine gömülüyor. Корабль уходит под лёд!
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.