Beispiele für die Verwendung von "duvarların içinde" im Türkischen

<>
Reşit olmayan kızları duvarların içinde saklıyorlar. Они прячут маленьких девочек между стен.
Duvarların içinde lanetli bir şehir. Boston'dan Washington, D.C.'ye kadar uzanan. Внутри стен - проклятый город, раскинувшийся от Бостона до Вашингтона.
Bu duvarların içinde, Tanrı'ya yer yok! Богу - не место в этих стенах:
Sidao'nun kardeşinin duvarların içinde müttefiki var. У его сестры, есть союзница.
Son saat içinde, bize pusu kurdu, Owen'ı kaçırmaya çalıştı ve bu duvarların içinde biyolojik silah kullandı. За последние часов она устроила нам засаду пыталась похитить Оуэна, и взорвала биологическое оружие в этих стенах.
İtfaiyeciler alevleri söndürdü. Bir saat içinde yangını kontrol altına almış olurlar. "Пожарные потушили огонь и проведут там контроль в течении часа.
Bu duvarların arkasındaki insanlar safi köylüden daha fazlası. Люди за его стенами больше, чем простолюдины.
İşte bu çocuklar, her birinizin içinde bulunan güçtür! Это, мои друзья, внутри каждого из вас!
Orada, duvarların arkasına kadar uzanan bir tünel var. Там есть тоннель, который ведёт за городские стены.
Çok nazik bir beyefendi, bir hafta içinde hazır edebileceğini söyledi. Parayı nakit istiyor. Очень вежливый мужчина сказал, что подготовит в течение недели, и берёт наличными.
Bu duvarların dışında hiç kimse hiçbir şeyden emin olamıyor. Снаружи этих стен никто ни в чем не уверен.
Doğumdan sonraki saat içinde aklı ve bedeni sağlam hâlde teslim edilmeli. Он должен быть доставлен в целости в течение часов после рождения.
Bu duvarların hazırlanması lazım. Нужно подготовить эти стены.
Haklısın, bunlar bizim kara kutumuz oldu. Her şeyimiz bunların içinde. Ты права, это наш черный ящик, там внутри всё.
Seni temin ederim bu duvarların arasında her zaman güvende olacaksın. Даю вам слово в этих стенах вам ничего не грозит.
Ama yumurtanın içinde dönen harika şeyleri düşünsenize bir. Но представьте чудо, которое происходит внутри яйца.
Genelde böyle aletler duvarların içine monte edilir. Большинство устройств установлены на внутренней стороне стен.
Çok fena batırdım. Gelecek saat içinde her şey ortaya çıkacak. Я облажалась по полной и это всплывет в течение часа.
Bu duvarların ötesinde korku ve endişeden başka hiçbir şey yok. За этими стенами нет ничего, кроме страха и сомнений.
Öyle, büyük ve soğuk bir mekanın içinde durmak çok rahatlatıcı... Стоишь в огромной прохладной пещере, есть в этом что-то успокаивающее.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.