Beispiele für die Verwendung von "duymak için" im Türkischen

<>
Fikirlerini duymak için can atıyorum. Буду рад выслушать ваши идеи.
Hikayeyi bir de sizin tarafınızdan duymak için geldim. Я пришла сюда, чтобы услышать вашу версию.
Bu cümlenin sonunu duymak için sabırsızlanıyorum. С нетерпением жду окончания этого предложения.
Hikayeyi bir de ondan duymak için oraya gitmeyi düşünüyorum. Или я зайду туда и выслушаю его вариант истории.
Lütfen, Bay Barclay, eminim hepimiz çok heyecanlıydık Tatilinizi duymak için. Давайте, м-р Баркли, расскажите нам всем как съездили в отпуск.
Sesini duymak için arıyorum. Хотел услышать твой голос.
Hepimiz Washington'dan bir tepki duymak için sabırsızlanıyoruz, Alec Colson'ın ifşaatıyla ilgili. Мы все в нетерпении наконец-то услышать реакцию Вашингтона относительно открытия Алека Колсона.
"Evet senin fantezi futbol takımını duymak için can atıyorum" der gibiyim. Такая типа, "расскажи мне о футбольной команде мечты, конечно".
Duymak için tek yapman gereken yakından dinlemek. Нужно просто внимательно слушать, чтобы услышать.
Ve ben konuştuğumuz konu hakkında ne düşündüğünü duymak için sabırsızlanıyorum. Я очень жажду услышать что ты думаешь обо все этом.
Kral James barış teklifinizi duymak için can atıyor. Король Джеймс очень заинтересован в вашем мирном соглашении.
Bu kelimeleri duymak için o kadar bekledim ki! Оу! Я так долго ждала этих слов.
Benden duymak için mi bekliyordun? Вы ждали от меня новостей?
Güzel. Yaşlı bir maymunun arkadaşlık hakkındaki konuşmasını duymak için daha fazla bekleyemem. Я жду не дождусь совета старой обезьяны о том, как ухаживать.
Üzgünüz heyecan verici fikrinizi duymak için şu anda müsait çalışanımız yok. Простите, но сейчас мы не можем выслушать вашу захватывающую идею.
Buraya özür duymak için gelmedim. Я пришёл не за извинениями.
Internet'i özgür ve açık tutmak için toplumlara, üreticilere ve devletlere bu prensipleri tanımaları için çağrı yapıyoruz. Для поддержания интернет- пространства свободным и открытым, мы обращаемся к местным сообществам, производствам и странам с просьбой о признании этих принципов.
"Yüksek sesle konuştuğumuz için mi, yoksa dar görüşlü insanlar olmadığımız için mi bilmiyorum. Otobüsteyken, bir jinekologla yüksek sesle konuşabiliriz.... Arjantinliler psikanalize tabi olurlar, birinin partnerinin hayatıyla ilgili analiz yapıyor olduğunu duymak yaygındır." Можем в автобусе в полный голос обсуждать свои проблемы с гинекологом.... Аргентинцы часто обращаются к психоаналитикам, так что можно часто услышать кого - нибудь, анализирующего жизнь своего партнера ".
Kızıl pandalar genellikle izinsiz avlanılmasalar da, misk geyikleri ve diğer vahşi hayvanlar için konulan tuzaklara kurban gidiyorlar. Хотя браконьеры не охотятся на красных панд, они часто попадают в ловушки для кабарги и других диких животных.
Benim duymak istemediğim şey de şu: Я никогда не хотел бы услышать:
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.