Beispiele für die Verwendung von "gözyaşları içinde" im Türkischen

<>
Enrique'nin ilk aşkı, onun yüzünden gözyaşları içinde İspanya'ya döndü. Из-за нее первая любовь Энрике вернулась в Испанию в слезах.
İtfaiyeciler alevleri söndürdü. Bir saat içinde yangını kontrol altına almış olurlar. "Пожарные потушили огонь и проведут там контроль в течении часа.
Rita'nın korkusu, çocukların gözyaşları. Ужас Риты, Слёзы детей.
İşte bu çocuklar, her birinizin içinde bulunan güçtür! Это, мои друзья, внутри каждого из вас!
Beyaz, kalın gözyaşları, yanaklarımı kaplıyor. Белые, густые слезы покрывают мои щеки.
Çok nazik bir beyefendi, bir hafta içinde hazır edebileceğini söyledi. Parayı nakit istiyor. Очень вежливый мужчина сказал, что подготовит в течение недели, и берёт наличными.
Ama bu gözyaşları, üzüntü ya da öfkeden değil bu tartışmayı yaşadığımız için. Но это будут не слезы печали или злости а просто сопутствие этого разговора.
Doğumdan sonraki saat içinde aklı ve bedeni sağlam hâlde teslim edilmeli. Он должен быть доставлен в целости в течение часов после рождения.
Ölü kocasından milyar dolar kalmış bir kadının gözyaşları mı değiştirecek? Слёзы по мертвому мужу, который оставил ей милларда долларов?
Haklısın, bunlar bizim kara kutumuz oldu. Her şeyimiz bunların içinde. Ты права, это наш черный ящик, там внутри всё.
Yani bunlar mutluluk gözyaşları mı? Значит, это слёзы счастья?
Ama yumurtanın içinde dönen harika şeyleri düşünsenize bir. Но представьте чудо, которое происходит внутри яйца.
Mutluluk gözyaşları, umarım. Слезы счастья, надеюсь.
Çok fena batırdım. Gelecek saat içinde her şey ortaya çıkacak. Я облажалась по полной и это всплывет в течение часа.
Yine de bazen, yerlerde, o gözyaşları... Но иногда, в парке, эти слезы...
Öyle, büyük ve soğuk bir mekanın içinde durmak çok rahatlatıcı... Стоишь в огромной прохладной пещере, есть в этом что-то успокаивающее.
Gözyaşları, nefis bir yemek. Горячие слёзы, вкусная еда...
Yumurtaların içinde ne var Rebecca? Что внутри яиц, Ребекка?
Gözyaşları, Tanrının senden aldığını geri verme yoludur. Слёзы - это воздаяния Господу за его обретение.
Bu gece gri takımını giy o takımın içinde hep güzel görünüyorsun. Надень сегодня свой серый костюм. Ты всегда отлично в нем выглядишь.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.