Beispiele für die Verwendung von "genç değilsiniz" im Türkischen

<>
Artık eskisi kadar genç değilsiniz. Ну вы уже не молоды.
O kadar da genç değilsiniz. Вы не так чтобы молоды.
Atnaf gibi genç birinin söndürülen hayâllerinin acı gerçekliği en iyi şekilde bu yazıyla ortaya koyuluyor: Грустная реальность подавленных устремлений кого - то такого молодого, как Атнаф, лучше всего отражена в этом посте:
Sadece bir yazar değilsiniz, aynı zamanda bir annesiniz de. Вы не только писатель, вы ещё и мама.
Ekim ayında Oaxaca, Meksika'da düzenlenen benzer bir toplantının başarılı olmasının ardından bu etkinlik aktif olarak ana dillerini canlandıran genç yerli internet kullanıcılarının bir araya gelip birbirlerinden öğrenmeleri için etkileşimli bir alan oluşturdu. Вслед за подобным успешным слётом, прошедшем в октябре года в Оахаке (Мексика), на этой встрече молодым индейским интернет - пользователям, занятым активным возрождением своих родных языков, вновь была предоставлена интерактивная площадка, где они смогли встретиться для обмена опытом и взаимообучения.
Üstelik olaylarla ilgili bana karşı dürüst değilsiniz. И вы не очень откровенны со мной.
Bu arada Hakobyan daha çok onlu yaşlarının sonlarında veya yirmili yaşlarının başında genç erkeklerin 'Ermeniliklerini' milli çıkarlara tehdit olarak gördükleri gruplara karşı nefreti yaygınlaştırarak gösterdiklerini vurguluyor. Она с сожалением подчеркнула, что в стране все больше подавляется свобода самовыражения, а Акобян сказал, что группировки состоят преимущественно из молодых людей в возрасте - лет, которые подчеркивают свою принадлежность к армянской нации, распространяя ненависть на группы населения, представляющие, по их мнению, угрозу национальным интересам.
varsayalım ki, birlikte değilsiniz. Гипотетически, вы не вместе.
Bu genç yerli dil dijital aktivistlerini anlamlı şekilde bir araya getirmek gibi zorlu bir görev bulunmakta. Важной задачей остаётся нахождение путей для объединения усилий молодых активистов возрождения индейских языков.
Kaç kişi olursanız olun, bana eş değilsiniz. Вы не чета мне независимо от вашего количества.
Genç, Cesur ve Hapiste молодой, отважный, за решёткой
"Atalarımızın cennetteki evine girecek vasıfta kişiler değilsiniz." "Вы не достойны войти во владения духов предков"
BM Mülteciler Yüksek Komiserliği (UNHCR) tarafından genç mültecilerin projelerini desteklemek amacıyla oluşturulan bir program olan Küresel Gençlik Girişim Fonu tarafından ödenek sağlanan müzik videosuna çeşitli milliyetlerden'un üstünde mülteci katıldı. В записи клипа участвовали более беженцев различных национальностей. Спонсором выступил Global Youth Initiative Fund - проект Агентства ООН по делам беженцев (УВКБ ООН), целью которого является поддержание начинаний молодых беженцев.
Bir hayat kadınn cazibesine kapılan ilk kişi siz değilsiniz. Вы не первая, кому вскружила голову работящая девушка.
Bu şekilde giyinmesinin sebebinin bu genç yazar olduğunu mu düşünüyorsun? Вы думаете, она так одевалась для этого молодого писателя?
Winter ama polis değilsiniz. Но вы не полицейский.
Bazıları da genç ve salak. Некоторые будут молоды и глупы.
Böyle bir sorunu olan ilk çift değilsiniz. Вы не первая пара с такой проблемой.
Genç bir adli tıp gibi, bu alanda endüstriyel kirlilik dolu oldu. Когда я был помоложе, в этой местности было много производственных отходов.
Bay Holmes değilsiniz, değil mi? Вы не мистер Холмс, да?
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.