Beispiele für die Verwendung von "hafta sonunu" im Türkischen

<>
Gelecek sefer onu buraya getirip hafta sonunu beraber geçirin. В следующий раз возьмите её с собой. Проведете выходные.
Ben, tüm hafta sonunu Dex'le geçirecek sanıyordum. Я думал, он у Декса на выходные.
Tanrım, şu hafta sonunu bir atlatabilsem... Боже, дай мне выдержать эти выходные...
Her şey olduğunda ben de hafta sonunu geçirmek için buraya gelmiştim. Я как раз сюда заехала на выходные, когда это случилось.
Bütün hafta sonunu çalışarak mı geçireceksin? Ты действительно собрался работать все выходные?
Bütün hafta sonunu o domuzla o aptal otel odasında çalışarak geçirdim. Я работала все выходные с этой свиньёй в этом идиотском номере.
Yine de bir hafta sonunu şehir dışında geçirmek fırtınanın dinmesini beklemek iyi bir fikir olabilir. Все же не мешало бы уехать из города на выходные, пока все не уляжется.
Bu hafta sonunu nasıI geçireceğiz? Как выдерживать это каждые выходные?
Bu hafta sonunu bir grup arkadaşımla geçirdiğim için çok şanslıyım. Мне повезло провести большую часть этих выходных с группой друзей.
Hafta sonunu iptal etmiyoruz. Мы не отменим торжество.
Geçen hafta sonunu Cape'de birlikte geçirdik. Мы ездили на выходных в Кейп.
Ve biz hafta sonunu geçirmek için Martha'nın üzüm bağına gitmeyi seçiyoruz. И мы выбрали идти на Виноградники Марты на очень долгий уикенд.
O hâlde hafta sonunu yalnız geçireceğim demektir. Ладно. Значит, я проведу уик-энд один.
Yani Max ve Steve tüm hafta sonunu birlikte geçirmişler müzelere gitmişler, beraber çizim yapmışlar... Я имею в виду, Макс и Стив провели целые выходные вместе. Ходили в музей.
Jesus dinsel bir deneyim peşinde değil sadece hafta sonunu sevgilisiyle geçirmek istiyor. Хесус не ищет религиозного опыта. Он хочет провести выходные со своей девушкой.
İlk fotoğraf iki hafta önce çekilmişti. Первое фото было сделано две недели назад.
Sonunda Papa Sixtus V Protestanlığın sonunu ilan etti. Наконец, папа Сикст Пятый провозгласил конец протестантизма.
Hâlen hapiste olan blog yazarlarına ışık tutmak amacıyla "İsimleri Var" adındaki seriden çıkış makalemizi geçen hafta yayınlamıştık. На прошлой неделе мы опубликовали нашу первую статью из серии "У них есть имена", в которой мы надеемся выделить каждого из блогеров, в настоящее время находящихся в тюрьме.
Emily, hikayenin sonunu mahvediyorsun. Эмили, ты портишь концовку.
Kurumsal hükümet desteğine, mali sorumluluğa, sanayiinin kurumsallaşmasına ve her salonda her hafta bir yabancı filmin (sadece Hint filmi değil) gösterilmesi mecburiyetine ihtiyacımız var. Нам нужна поддержка государственных учреждений, финансовая ответственность, создание организационной базы киноиндустрии и обязательно нужно показывать зарубежные фильмы (не только индийские) раз в неделю каждый месяц во всех кинотеатрах..
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.