Beispiele für die Verwendung von "hava alanından" im Türkischen

<>
Hava alanından direk buraya geldik. Мы приехали прямо из аэропорта.
Komiser Voight, Justin'i hava alanından almamı istedi. Сержант Войт просил меня забрать Джастина из аэропорта.
Gerçek terörizm, sizi sessizce öldürdükten sonra, özel jetlerle size doğru ve özel hava alanlarına uçar. "Çöl Gülü" isimli eşinin şıklığını tartışmak için gazetelerinizin sayfalarını işgal eder ve basınınıza bunu konuşturur. Настоящий терроризм прилетает к вам на частных самолетах в частные аэропорты, безмолвно убивает нас, занимает страницы в ваших газетах и заставляет ваши СМИ обсуждать элегантность его жены - "Розы пустынь".
Öncelikle onun görüş alanından çıkmamız gerekiyor. Нам нужно выйти из поля зрения.
Yıkımdan Maute örgütü sorumlu tutulsa da ordunun sürekli hava ateşlerinin de büyük etkisi oldu. Ordu bombaları nokta atışı şeklinde attığını söylerken bazı vatandaşlar her yerin bombalandığını söyledi. Несмотря на то, что вина возлагается на группировку "Маут", вооруженные силы также несут ответственность из - за продолжительных атак с воздуха.
Ordu teknolojisi bizi her zaman savaş alanından uzaklaştırmıştır. Военные технологии продвигают нас всегда дальше поля боя.
Doğa İklim Değişikliği ile ilgili bir çalışma, artan hava sıcaklığının şimdiden Hindistan'da işgücünün kapasitesinin düşmesine neden olduğunu ortaya koydu. Исследования Nature Climate Chang показали, что изменения погоды уже ограничили трудоспособность людей в Индии.
Güç alanından uzak dur. Отойди от силового поля.
Büyükanne, talep derhal yakın hava desteği Bu Fox Üç-Zero olduğunu. Бабушка, это Лиса -0, запрашиваю немедленную поддержку с воздуха.
Sıkı durun, tüm mermilerin atası cinayet alanından geldi. Прародитель всех пуль явился к нам с места преступления.
Bunlar hava desteği çağırmak için, anlaşıldı mı? Это для вызова поддержки с воздуха, понимаешь?
Bir şekilde, onları bu evin para-manyetik alanından kovmanın bir yolunu bulmalıyız. Каким-то образом нам нужно попытаться вытеснить их из парамагнитной ямы этого места.
Helena'nın hava kuvveti sana söylendiği gibi müthiş olmanın yakınında bile değil. Воздушные силы Елены ни капли не страшны, как ты говорил.
Onur kırmadan önce bu savaş alanından in Halkın bir kez daha. Убирайся с поля боя, пока снова не опозорила свой народ.
Hava durumundaki son gelişmeleri sunman gerekmiyor mu senin, Brandi? А тебе разве не нужно заняться прогнозом погоды, Бренди?
Cinayet alanından oldukça uzakta. Далековато от места преступления.
Hadi sana biraz hava aldıralım. Мужик, тебе подышать надо.
Savaş alanından doğruca buraya geldim. Я прямиком с поля боя.
Burada hava çok temiz. Здесь такой свежий воздух.
Enterprise, bulut kesinlikle bir tür güç alanından oluşuyor. Энтерпрайз, это облако - определенно некое силовое поле.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.