Sentence examples of "hoş" in Turkish

<>
Bayanlar ve baylar, Beyaz tapınağa hoş geldiniz. Леди и джентльмены, добро пожаловать в Уайтчепел.
Ajan Moretti, sizi tekrar görmek ne hoş. Агент Моретти, очень приятно снова видеть вас.
Evet, şey, dünyama hoş geldin, Ve daha yeni başladım. Ну, добро пожаловать в мой мир, и я только начинаю.
Sonunda başarılarını sergilemek ne hoş değil mi? Разве не здорово наконец показать твои достижения?
İlk randevu için gayet hoş olmuş. Это очень мило для первого свидания.
Bu iki hoş bayan senin şu ev yapımı elektrikten nasiplenmeye gelmişler. Эти милые дамы хотели бы воспользоваться твоим чудесным электричеством домашнего изготовления.
Benim için bugüne kadar yapılan en hoş şey bu. Это самый милый поступок, который для меня делали!
Dr. Kelso, değişikliklerin her zaman hoş karşılanmadığını keşfetti. Келсо обнаружил, что перемены не всегда принимаются хорошо.
Steven, yaptığın şey çok önemli üstelik dizaynı da hoş. Стивен, твои труды крайне важны, и дизайн отличный.
Ve bizim için çok hoş bir dairesi var. И у нее есть прекрасная квартира для нас.
Kralın Şehri'nde size şahsen hoş geldiniz demek istedim. Я хотел лично приветствовать вас в Королевской Гавани.
İstediğini söyleyebilirsin, ama aslında gayet hoş biri. Говори что угодно но она очень хороший человек.
Hoş geldiniz, bayanlar ve baylar. Добро пожаловать, леди и джентльмены!
Citadel değerlendirme protokolünün üçüncü safhasına hoş geldiniz. Добро пожаловать в фазу протокола оценки Цитадели.
Öylesine zarif, öylesine hoş bir bayan. Ama hepimiz bir şeyler yemeliyiz, haksız mıyım? Такая красивая леди, такое прекрасное личико, но всем нам нужно есть, верно?
Bu pek hoş değil. Ayrıca işkence ve ebedi ceza verme olayları da var. Это ведь не так уж круто, все эти пытки, вечное мучение.
Bir erkeğin, kırık bir burunla daha hoş görünmesi oldukça garip. Если разобраться со сломанными носами, у мужчин гораздо лучший вид.
Sizin de çok hoş bir simanız var ama nedense çıkaramadım sizi. У вас очень милое лицо, но я не помню его.
Nikos'un nişanlısı varlıklı bir aileden gelen ve senin çok sevdiğin hoş bir genç bayanmış. Şu çamuru paspasla. По словам Никоса, он женится на милой девушке из богатой семьи, и она вам нравится.
Valla, Bambi, işe ihtiyacın var ve hoş bir İngiliz kızı benim de işime yarar. Ты знаешь, Бэмби, тебе нужна работа, но я беру действительно милых Британских девушек.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.