Beispiele für die Verwendung von "ile tanıştığın" im Türkischen

<>
Müstakbel Başkan Yardımcısı ile tanıştığın yere. И там вы встретили будущего вице-президента.
Diğer Zone yazarları ile hapiste olan Atnaf, hapis cezası değil övgü hak ediyor. Атнаф, вместе с другими заключенными блогерами Zone, заслуживает похвалы, а не тюремного приговора.
Sonra çocuğu eyalet dışına kaçırıp Russell Turner'la tanıştığın yere getirdin. И забрали его в Штаты, где встретили Рассела Тернера.
Arkadaşın Arkady ile konuştun mu? Поговоришь со своим приятелем Аркадием?
Ve de ne için, bir yazlığına daha yeni tanıştığın bir kız için mi? Ради какой-то ненормальной девицы, с которой ты провел лето сто лет тому назад?
Bir askerin mızrağı ile öldürüldü. Солдат убил его своим копьем.
Yani onunla tanıştığın için pişman değilsin. Neden? Ты не жалеешь, что встретил жену?
Evet, kardeşim Charlie Babbitt ile birlikte yaşamak isterim. Да. Я хочу остаться со своим братом Чарли Бэббитом.
Bu insanlarla tanıştığın zaman seni değiştirirler. Знакомство с этими людьми меняет тебя.
Örneğin, Trip Hansen yeni yönetici olduğu ofisi ile hava atıyor. Например, клерк Хэнсон хвастался своим новым офисом в пентхаузе. Ого.
Dost ateşi ile ölmek, savaşların acımasız gerçeklerinden biri. Смерть от пули своих же остаётся грустной реальностью войны.
İnsanlar onu, Kongre üyesi ile konferans salonundan ayrılırken görmüşler. Люди видели, как она покидает зал вместе с конгрессменом.
Nişanlım "tenis partneri" ile hafta sonları uzun tatillere çıkardı. Мой жених постоянно уезжал на выходные со своим партнером по теннису.
İstediğim bu bu güç ile, bırak doğrular konuşulsun! Силой своей я повелеваю вам: заставьте правду прозвучать!
Raj ile evlendikten sonra diyorsun yani? Ты о своей свадьбе с Раджем?
Kitap tamamen Baek Seung Jo ile süslenmiş. Весь учебник разрисовала своим Бэк Сын Чжо!
Huysuz Leonard Blue sakallı, salak yardımcısı Danny ile bir müzik dükkanı işletmektedir. "Хмурый Леонард Блю" содержит аудио-магазин вместе с усатым недоумком-помощником Дэнни. "
Mary ile ben kendimi bildim bileli didişiriz. Dışardan birinin bunu anlaması zor tabii. Мы с Мэри всю жизнь воюем, и наверное посторонним это тяжело понять.
Bir arkadaşım, kardeşi ile birlikte tamir dükkanı işletiyor. Мой друг со своим братом торгуют машинами на заказ.
Jesse ile, kostümün iç tasarımını geliştirdik. Мы с Джесси улучшили внутреннюю прокладку костюма.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.