Beispiele für die Verwendung von "kadar güçlü" im Türkischen

<>
Bir tanrıyı öldürebilecek kadar güçlü olan silah. То оружие, которым можно убить бога.
Efendinin sinyali uçuş sistemlerine müdahale edecek kadar güçlü olmalı. Hatta bütün uçağı bile... Сигнал Владыки должен быть достаточно мощным, чтобы заглушить все системы управления полетом.
Mikroskop yeteri kadar güçlü değilmiş ve organizma da çok küçükmüş. Микроскоп у нас слабоват, а организм был слишком маленький.
Seni dönüştürebilecek kadar güçlü olmaması çok kötü. У него не хватило сил тебя превратить.
Bu kadar güçlü bir hasımla nasıl savaşırız? Как мы справимся со столь сильным врагом?
Kim Amerikan geleneklerini koruyacak kadar güçlü ve cesur? Кто в трудный час всей Америке может помочь?
Peter'in ne kadar güçlü bir ailesi olduğunu göstermeye çalışıyoruz. Мы хотим показать, какая у Питера крепкая семья.
Kendi seçtiğimiz bir jüri ile onu suçlamak için bu yeteri kadar güçlü bir kanıt. И этого хватит с лихвой, чтоб предъявить обвинение перед лицом любого суда присяжных.
İnsan beyni yeteri kadar güçlü değil, yanıyorlar. Мозги у людей слабы, они просто сгорают.
Bu kadar güçlü bir adamın kendini sadakat için para ödemek zorunda hissetmesini tuhaf buluyorum sadece. Я просто считаю странным, что такой хороший парень чувствовал себя обязанным платить за верность.
Öncelikle zaman yolculuğunun inceliklerini hesaplayacak kadar güçlü bir bilgisayar lazım. Для начала нам нужен мощный компьютер, чтобы всё рассчитать.
Sokak sanatının ne kadar güçlü bir parçası. Ух ты! Впечатляющее произведение уличного искусства.
O kadar güçlü ki orada yasaklandı. Такой крепкий, что запрещен там.
Kendini feda edebilecek kadar güçlü karakterde bir kadın. Она должна быть женщиной непростой. Способной на жертву.
Batman kadar güçlü, hızlı ve zeki olmak isterdim. Такой же сильной, такой же умной и ловкой.
Senin zaferinin ardından halkımız hiç olmadığı kadar güçlü olacak. После твоей победы наш народ станет сильным как никогда.
Makinen ne kadar güçlü olursa olsun beni yenemezsin! тебе меня не победить! Да ты что!
Böylece Zeus bize bir tanrıyı öldürebilecek kadar güçlü bir silah bıraktı. Поэтому Зевс оставил нам оружие. С мощью, способной убить бога.
Her zaman ne kadar güçlü olduğumu söylersin. Ты всегда говоришь, какая я сильная.
Eğer bu adam ölümsüzse ve Merlyn bu asanın ne kadar güçlü olduğu konusunda haklıysa... Если тот парень бессмертный, и Мерлин прав насчёт того, как могущественен посох...
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.