Beispiele für die Verwendung von "kadar takip ettim" im Türkischen

<>
İHA'nın iletişim kurduğu tam frekansa erişim iznim var ve sinyalin çıkış noktasını Brooklyn'e kadar takip ettim. Мне дали доступ к частоте, на которой общается дрон, и сигнал исходит из Бруклина.
izini Cleveland'a kadar takip ettim, ama sonra ortadan kayboldu. Проследил его вплоть до Кливленда, но затем след остыл.
Satıcı IP adresi gizlenmiş ama şifrelenmiş bir veri sunucusuna kadar takip ettim. IP адрес продавца скрыт, но я отследила его до зашифрованного сервера.
Onu lobinin dışına kadar takip ettim, ama o uzaklaştı. Я погнался за ним по вестибюлю, но он сбежал.
Seni göle kadar takip ettim ve söylediklerinin hepsini duydum. Я шёл за тобой до озера и слышал всё.
Onları bir parka kadar takip ettim. Я проследил за ними до парка.
Dersten sonra, onu golf sahasına kadar takip ettim. После его лекции вы последовали за ним в гольф-клуб.
Hayır, haftalar boyunca görgü tanıklarını takip ettim. Я тратил недели, чтобы выследить всех свидетелей.
Beni tip merkezine kadar takip ettiniz. Вы проследили меня до медицинского центра.
Kilometrelerdir takip ettim ben bu geyiği. Я выслеживал этого оленя много километров.
Belki Dunning'in bir düşmanı vardı, onu içeriye kadar takip ettiler... Может у Даннинга были враги, они прошли за ним внутрь...
Mektubu buldum ve talimatları takip ettim. Я нашёл письмо и последовал инструкциям.
Beni karakola kadar takip edin. Следуйте за мной в отделение!
Bütün hafta satışı takip ettim. Я всю неделю отслеживал продажу.
Daha önce de kızımı evine kadar takip ettiği olmuştu. Он не первый раз преследовал ее до самого дома.
Liz'in, Cooper'ın telefonuna yaptığı çağrıyı takip ettim. И я отследил звонок Лиз на телефон Купера.
Yani o zamana gitmenin bir yolunu bulursak, onları içeriye kadar takip edebiliriz. Если найдём способ попасть к ним, просто войдём туда вместе с ними.
Arapahoları takip ettim ve şefleri ile konuştum. Я выследил арапахо и поговорил с вождем.
Asma kattaki markette beni gördü ve buraya kadar takip etti. Он заметил меня в магазине и пришёл за мной сюда.
Giderken şüpheli birini gördüm ve onu takip ettim. Я заметил кого-то подозрительного и пошёл за ним.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.