Sentence examples of "kanıt yok" in Turkish

<>
Başka sağlam kanıt yok ise, seni parlak şüpheli durumuna düşürebilirdi. В отсутствие всяких других следов это делает тебя - очевидным подозреваемым.
Brendan Dassey'ye işaret eden hiçbir bilimsel kanıt yok. Никаких научных доказательств, указывающих на Брендона Дейси.
Hiçbir kanıt yok elinde. У тебя нет улик.
İyi ama elinizde hiç kanıt yok. Но у вас нет никаких доказательств.
Bilindik element değil, iz bırakmamış, bu dağınıklık dışında burada olduğuna dair kanıt yok. Ни следов, ни отпечатков, ничего, свидетельствующего о его присутствии, кроме беспорядка.
Hiç somut kanıt yok. Там нет физических улик.
Elimizde onu patlama ile ilişkilendirecek herhangi bir kanıt yok. Нет пока никаких улик, связывающих его со взрывом.
Demek yanlış giden bir soygun olduğunu söylemek için elde fazla kanıt yok. Geride değerli eşyalar bırakılmış. Недостаточно улик, чтобы предположить разбой, пошедший не так - оставлено слишком много ценных вещей.
Daha önce amirlerine yalan söylediğine dair hiçbir kanıt yok. Нет данных, что он когда-либо лгал своему куратору.
Bu baş dönmesi ve baş ağrısını açıklar ama hiç bir fiziksel kanıt yok. Это поясняет головокружение и головную боль. Но нет никаких объективных данных об этом.
Klorlu havuz suyuna atılmıştı, yani hayır, kanıt yok. Он был брошен в хлорированный бассейн, так что нет.
Gazetelerde Darren'la aramızda bir şey olduğuna dair hiçbir kanıt yok. У газет нет никаких доказательств о связи Даррена со мной.
Kanıt yok, görgü şahidi yok. Нет ни улик, ни свидетелей.
Bu filmle ilgili kötü bir şey yaşandığına dair hiçbir kanıt yok. Нет никаких доказательств, что с этим фильмом случилось что-то плохое.
DNA ya da herhangi bir kanıt yok. Нет следов ДНК или других физических улик.
Elinde hiçbir kanıt yok ve şimdiden suçu zenci adama atıyorsun. У тебя нет никаких зацепок а ты сразу обвиняешь чёрнокожего.
Sana ödeme yapıldığına dair kanıt yok. Нет доказательств, что тебе заплатили.
Bir şey yaptığıma dair hiçbir kanıt yok. У вас нет на меня никаких улик.
Olaylarla alakalı olduğunu gösteren bir kanıt yok. Никаких улик, связывающих его с исчезновениями.
Ama Camille'in, bu adamları tanıdığına dair hiçbir kanıt yok. Но ничто не указывает, что Камилла знала этих парней.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.