Sentence examples of "musunuz" in Turkish

<>
Kim ya da ne tarafından kaçırıldığınızı biliyor musunuz? Вы знаете, кто или что похитило вас?
İşaret dili biliyor musunuz? Вы знаете язык жестов?
Bu ülke üzerine oturmak için ne kullanırdı biliyor musunuz? Знаете, на чем раньше сидели в этой стране?
Niye bu kadar kızgın biliyor musunuz? Знаете, почему она так злится?
Komiser, komiser, Times Square'deki olay hakkında konuşur musunuz? Комиссар, комиссар, вы можете прокомментировать инцидент на Тайм-Сквер?
Bayan Marchand, annenize zarar vermeyi istemiş olabilecek birini tanıyor musunuz? Мисс Маршан вы знаете кого-нибудь, кто хотел навредить вашей матери?
Ben de dedim ki, "Rolling Stones'u biliyor musunuz?" И я спросил: "вы знаете песни Rolling Stones?"
Hepiniz harika çocuklarsınız, bunu biliyor musunuz? Вы замечательные дети, вы знаете это?
Biliyor musunuz, bu ev üstünüze yıkılıyor. Вы знали, что этот дом разрушается.
Onurlu bir şekilde hizmet veren binlerce kadın hakkında savunmanın ne dediğini biliyor musunuz? Знаете, что защита говорит о тысячах женщин-военнослужащих, которые несут доблестную службу?
Burada tutsakları tuttukları başka bir yer biliyor musunuz? Вы знаете, где ещё здесь держат заключённых?
Bir dahaki sefere tuvalet kâğıdınız bittiğinde ne kullanın biliyor musunuz? Evlilik yeminlerinizi. Знаете, что можно использовать в следующий раз, когда туалетная бумага закончится?
Hıristiyan bir grup musunuz? - Evet. Так вы, ребята, Христианская группа?
Siz çikolatanın ne olduğunu biliyor musunuz? Вы знаете, что такое шоколад?
Bunun ne anlama geldiğini biliyor musunuz, Bay Morton? Вы знаете, что это значит, мистер Мортон?
Şehirde ne kadar sahtekar politikacı var biliyor musunuz? Знаете, сколько в этом городе коррумпированных политиков?
Küçük kızlar hakkında bir şey biliyor musunuz Şerif? Вы что-нибудь знаете о маленьких девочках, Шеф?
çimeni kimin icat ettiğini biliyor musunuz? Вы знаете, кто изобрел газон?
Bunun ne kadar nadir olduğunu biliyor musunuz Sayın Başkan? Вы знаете, какая это редкость, мистер мэр?
Bu harika adamların bir şeye odaklanmaktan yoksun olduklarını düşünüyor musunuz? - Hayır! Считаете ли вы, что кому-то из этих великих людей не хватало концентрации?
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.