Beispiele für die Verwendung von "olabilirdi" im Türkischen

<>
Ama Savino katili taniyor olabilirdi. Но Савино мог знать убийцу.
Kolayca, çok heyecan verici bir işaret, evren kavrayışımızda bir kırılma noktası olabilirdi. они могли легко указать кое на что очень захватывающее, расстройство нашего понимания вселенной.
Çiçeğin yanında bir tane de ayı almayı düşündüm ama ayı biraz şey olabilirdi... Я сначала хотел взять мишку, но подумал, что животное может напомнить...
Hayır ama bu çok iyi bir fikir olabilirdi. Нет, но это было бы отличной идеей.
Eğer hayatında bir adamı doğru atabilseydi kötüyü iyiye tercih etmesi onun için çok daha zor olabilirdi. Если он сумеет сделать хоть один верный шаг, возможно, ему станет труднее выбирать зло.
Arkası sağlam, akıllı bir petrol ve benzin delegesi vali konağında uyuyor olabilirdi. Умный член нефтегазовой комиссии с правильными сторонниками мог бы спать в особняке губернатора.
Kurban onu tırmalamış veya ısırmış olabilirdi. Жертва могла оцарапать или укусить его.
O kadınlardan biri seni karın ya da senin kızın olabilirdi. Одна из этих женщин могла быть твоей женой. Или дочерью.
Evet, biraz var. Ama çok, çok daha fazlası olabilirdi. Да, хотя мы могли бы заработать намного, намного больше.
Peki ala, bir de şu açıdan bak-- bundan daha kötüsü ne olabilirdi? Ну, если посмотреть с другой стороны, могло ведь быть и хуже?
Neyse ki kötü bir şey olmadı ama olabilirdi. Ничего страшного не случилось, но могло бы.
Böyle bir komplikasyon her yerde olabilirdi. Такое осложнение могло случиться где угодно.
Evet ama sadece sis perdesi de olabilirdi, değil mi? Да, но это может быть просто прикрытием, нет?
Eğer o enzimi üretmeye yaklaştıysa yenileyici aşı için başka bir kaynak olabilirdi. Если она близка к созданию сыворотки, она может стать источником вакцины.
O zaman müdürü tanıyor olabilirdi ya da ÖYD'ine kadar hatırlamadığı bir şey gördü. Мог знать менеджера или что-то заметить, о чем забыл до клинической смерти.
Eğer daha iyi bir koca, daha iyi bir baba olsaydım annesi ve kız kardeşi hâlâ hayatta olabilirdi. Если бы я старался быть лучшим мужем, лучшим отцом ее мать и сестра могли остаться в живых.
Ziva'nın başı dertteyse, bir rozet yararlı olabilirdi. Если Зива в беде, значок может пригодиться.
Sadece büyük bir ayakkabı giyip biraz daha dikkatli olabilirdi. Он мог просто носить большой ботинок и быть осторожнее!
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.