Beispiele für die Verwendung von "sık" im Türkischen

<>
Bu ismi bu aralar çok sık duydum. Просто раньше я часто слышал это имя.
migren, en yaygın olarak 15 ile 24 yaş arasında başlar, en sık 35 yaş ile 45 yaşlarında görülür. чаще всего мигрень начинается в возрасте от 15 до 24 лет, наиболее высокая частота приступов наблюдается y больных в возрасте 35-45 лет.
Görevine bağlı kocayı oynuyorsun ama sikine, sık sık ve iyi bir şekilde muamele edilmesini istiyorsun. Ты просто играешь роль порядочного супруга, но тебе хочется, чтобы у тебя сосали почаще.
Ellerindeki çürükler ve kesikler birini sık sık hedef tahtası olarak kullanması yüzünden olmuş olabilir. Эти гематомы и разрывы могли быть следствием того, что кто-то постоянно избивал объект.
İki uç kaval kemiği ve incik kemikleri bu kadını sık sık ziyaret ettiğini gösteriyor. Обе малоберцовые и большеберцовые кости указывают, что он посещал эту женщину довольно часто.
Çocuk ne kadar sık kurt beni yiyor diye ağlarsa ağlasın önemli değil, annesi yine koşar gelir. Неважно, сколько раз он это прокричит, если его начнёт жрать волк, мамочка обязательно прибежит.
"Yüksek doz ve sık kullanım, halisünasyonlara sanrılara ve düşünce bozukluğuna yol açabilir." "Передозировка и частое использование может вызвать галлюцинации, обман чувств и расстройство мышления".
En sık görülen yan etkiler, aknenin (1-4 ay süren kalıcı) kötüleşmesi, kuru dudaklar (nekilit), kuru ve kırılgan cilt ve güneş yanığına karşı artmış duyarlılıktır. Наиболее частыми побочными эффектами являются временное ухудшение угрей (длится 1-4 месяца), сухие губы (хейлит), сухая и хрупкая кожа и повышенная восприимчивость к солнечному ожогу.
İnsanlar bana bunu sık sık sorar. Люди часто меня об этом спрашивают.
Bana en sık sorulan soru "Tony bu zırhla nasıl tuvaletini yapıyorsun?" idi. Чаще всего меня люди спрашивают, Тони, как ты ходишь в туалет в костюме?
Harry, ellerini ve Bear'ın patilerini sık sık yıkamayı unutma. Гарри, постарайся почаще мыть свои руки и лапы Беара.
Genellikle saniyeleri sayarsın, her şeyi planlayıp, ince eleyip sık dokursun. Ты постоянно считал секунды, прорабатывал весь план от начала до конца.
Ona güvenilemez çünkü sık sık yalan söylüyor. Ей нельзя доверять, потому что она часто говорит неправду.
Eminim sık sık arasam daha mutlu olursun, ama şu anda arıyorum... Конечно мне следует звонить тебе чаще, но я сейчас звоню тебе...
Eğer çok meşgul değilsen, sınavını tamamladığına göre, Seni biraz daha sık görmek güzel olur. Değil mi? Если ты не очень занята, теперь когда ты сдала экзамен, было бы неплохо видеть тебя почаще.
Bara gidip tek başınıza içmek sık yaptığınız bir şey mi? - Hayır. Вы часто этим занимаетесь, ходите в бар, чтобы выпить в одиночестве?
Buna göre Beyaz, oyunu devamlı olarak Siyaha oranla az bir farkla da olsa (yüzde 52 ila 56) daha sık kazanmaktadır. белые последовательно выигрывают чуть чаще, чем чёрные, и обычно набирают от 52 до 56 процентов.
Artık buralara pek sık gelmiyorsun, değil mi? Не очень часто ты приезжаешь сюда, да?
Eğer iyi bir hizmetçi olmak istiyorsan bu şeyleri daha sık yapmalısın. Если хочешь быть хорошей служанкой, то придется делать это чаще.
Peki, Mösyö Renauld ve üvey oğlu sık sık konuşurlar mıydı? Скажите, мадемуазель, месье Рено и его пасынок часто ссорились?
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.