Sentence examples of "saati" in Turkish

<>
Bir yay, kum saati, üç keçi lazım. Нам понадобятся арбалет, песочные часы, три козла.
Liv'in onu bulmak için yaklaşık saati var. У Лив есть часов на его поиски.
Önce, saati doğrusuna getirir. Muhtemelen Lionel Marshall bunu farketmeyecektir, ve etmez de. Во-первых она восстанавливает правильное время в надежде, что Лайонел Маршал ничего не заметит.
Mutlu Ev Halkı Saati başlamak üzere canım. Передача Счастливый Час уже начинается, дорогая.
Steve Gray'in inanılmaz numarasının son saati için orada olun. Следите за ходом последнего часа невероятного трюка Стива Грея.
Liz, kadınların erkek saati takma modası biteli çok oluyor. Лиз, женщины с мужских часами - это так старомодно.
Her yer karardı, jeneratör çalışmıyor ve Robin'in saati durdu. Электричества нет, генератор не работает, часы Робин остановились.
Günde birkaç saati web sayfamı düzenleyerek geçiriyorum. Я провожу несколько часов в день, поддерживая свой сайт.
Dünya'nın dönüşü batıdan doğuya doğru olduğundan, batıdaki yerlerin saati doğuda bulunan yerlerin saatinden geridir. Так как Земля вращается с запада на восток время на западе предваряет время на востоке.
Müzik saati başlamak üzere bu da ne demek? Музыкальный час продолжается, а это значит что...
saati silmek için kullanılır, ve şimdi bir hırsız hareketini geri alma gücüne sahip. Ее использовали, чтобы стереть часа, и теперь вор должен все вернуть назад.
Sen de saati on dört buçuk dakikaya kur. А ты ставь часы на с половиной минут.
Yinede eve gidip, son saati hafızamdan sileceğim. Пойду домой и сотру из памяти последние часов.
Demek istediği şu, "Yemek saati geldi ve bizler Fransızız." Она хотела сказать: "Время обеда, а мы французы".
Her saniyesi, her saati, her günü. Каждая секунда, каждый час, каждый день.
Babamın altın saati, alyansı ve kol düğmeleri. Золотые часы папы, свадебное кольцо, запонки.
Son on iki saati unutmamı sağlayacak sertlikte, bir şeyler ver. Привет. Налей мне что-нибудь достаточно крепкое, чтобы забыть последние часов.
Bana bir adres ve buluşma saati verdi. Ben de Mac'i aradım. Она дала мне адрес и время, и я позвонил Маку.
Bu saati bana Başkan verdi. Эти часы мне подарил президент.
Böylece Marshall'ın hayatının en uzun süren yedi buçuk saati başlar. Так начались самые долгие с половиной часов в жизни Маршалла.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.