Beispiele für die Verwendung von "yanıp kül oldu" im Türkischen

<>
Zaman Savaşı'nın ilk günlerinde yanıp kül oldu. Он сгорел в первые дни Войны Времени.
Ev yanıp kül oldu. А дом потом сгорел.
Yi Sun-Shin'in kaplumbağa gemisi yanıp kül oldu! Корабль-черепаха Ли Сун Сина сгорел в огне.
Yurt yanıp kül oldu. "Сгорело общежитие".
Chez Henri yandı kül oldu! "Чез Генри" сгорел.
Bütün kilise yanıp kül olmadığı için şanslıymış. К счастью вся церковь не сгорела дотла.
Tabii. Bazıları denizde boğulur, bazılarıysa yanıp kül olur. Верно, некоторых хоронят в море, других сжигают...
Herhangi biri Güneş'e yaklaştığı an, yanıp kül oluyor. Тот, кто приближается к солнцу - мгновенно сгорает.
Neden yanıp kül olmuyor? Почему он не горит?
Otoban, Iraklıların Kuveyt'ten çaldıkları araçların yanıp kül olan enkazlarıyla aydınlandı. Шоссе забито сгоревшими останками машин, которые иракцы угнали из Кувейта.
Yoksa sermayemiz konaklarınızla beraber yanıp kül mü oldu? Или наши вклады сгорели вместе с вашими дворцами?
Ve tüm bu aptalca şeylerin yanıp kül olmasını izlemek kadar beni mutlu eden bir şey yok. И ничто не сделает меня счастливее, чем смотреть, как вся эта нелепица сгорает дотла...
Mason kasetlerin yangında yanıp kül olduğunu düşünüyor. Мэйсон думает, что его пленки сгорели.
Kimi vurduğunu düşündüğünü bilmiyorum ama ben Gecko'ları gördüm, ikisini de, kendi gözlerimle, yanıp kül oldular. Не знаю, кого ты там подстрелила, но я своими глазами, видел как Гекко сгорели дотла.
Çünkü bu senin olsaydı eğer o tünelde yanıp kül olan Indur'un oğlu değil de sen olsaydın... Потому что будь она твоей, если бы в том туннеле вместо сына Индура сгорела ты...
Ama kazık ilk kurbanının cesedinde yanıp kül olur. Однако кол сгорит в теле своей первой жертвы.
Yıllar boyunca bölgenin her yanında bu gibi ekonomik koşullar, endişe verici bir ticaretin yükselişine neden oldu: Afrika Boynuzu'ndan Arap Yarımadası'na insan kaçakçılığı. Экономические условия, подобные этим, во всём регионе стали хорошей почвой для незаконной перевозки людей с Африканского рога на Аравийский полуостров.
Keşke resim göndermeyi kesse artık. Telefonun ışığı sürekli yanıp yanıp sönüyor. Беру телефон и чувствую, будто мне хрен в метро показали.
Evin çevresinde kül var. Вокруг всего дома пепел.
Çok güzel oldu ve oyunlar oynarken neşe dolu oluyoruz, eskisi gibi değil. Теперь он стал очень красивым, и когда мы там играем, то чувствуем себя как никогда замечательно.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.