Beispiele für die Verwendung von "zamanınızı almak" im Türkischen

<>
Zamanınızı almak istemiyorum, ev için ne kadar istiyorsunuz? Не хочу отнимать у вас время. Сколько вы просите?
Hayır. Şirketim tarifi almak için ne gerekiyorsa yapmak istiyor. Моя компания хочет сделать все, чтобы получить рецепт.
Hele de buna zamanınızı ayırıyor olmanız ikinizle de çok gurur duyuyorum. Для тебя, посвящая своё время этому. Я так вами горжусь!
Yeni oda da bıraktığım bazı malzemeleri almak için geldim. Я пришел забрать инструменты, оставил их в комнате.
Siz zamanınızı ziyan ederken biz de karaciğerine ultrasonla bakalım. Пока будете терять время, мы сделаем УЗИ печени.
Birisi dükkânı almak istiyor. Кто-то хочет купить магазин.
Hayır, gitmeyin. Zamanınızı boşa harcarsınız. Не стоит вы зря потратите время.
Biz sadece kardeşimizi almak istiyoruz. Мы просто хотим вернуть брата.
Özür diliyorum, zamanınızı aldım. Простите, что отнял время.
Hala organlarını almak istiyor musun? Ещё хотите забрать его органы?
Çok zamanınızı almayacak - - Söz veriyorum. Это не займет много времени, обещаю.
Dr. Healy'i sorgulamanızdan önce ara almak ister misiniz? Хотите ли взять перерыв перед допросом доктора Хили?
Catherine'nin ve sizin zamanınızı küçük ayrıcalıklar için harcamak istemem. Не будем тратить время и торговаться из-за мелких привилегий.
Dün bir paket bırakmıştım. Onu almak istiyorum. Tabii ki bay Tate. Я вчера оставил у вас свёрток и хотел бы его забрать.
Fakat, bana sorarsanız, zamanınızı boşa harcıyorsunuz. Поверьте мне, вы напрасно тратите своё время.
Benim cep telefonu almak zorunda. Мне нужно взять мой мобильный..
Hep onu düşündüğünüzü biliyorum. Onunla olmak istiyorsunuz ve zamanınızı onunla geçirmek istiyorsunuz. Думать о нём всё время, хотеть быть с ним рядом,..
İçecek birşeyler almak istiyorum. Я хочу купить выпить.
Biraz zamanınızı aldı, ama Novak'ın yeni sahte profilini bulmayı başardınız. Вам потребовалось немного времени, чтобы вычислить последний поддельный аккаунт Новака.
En kısa sürede Varşova'yı geri almak için endişeliyim. Я хочу вернуться в Варшаву как можно скорее.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.