Sentence examples of "arkadaşının" in Turkish

<>
Bir adam kendi eski bir arkadaşının kızıyla konuşamaz mı? Sen beni ne sanıyorsun? Неужели парень не может поговорить со своей в смысле, с дочерью старой подруги?
Arkadaşının cesedini bir saat önce falan aldılar. Они забрали тело Вашего друга час назад.
En iyi arkadaşının sürekli yanında olması gibi bir şey. Как будто с тобой все время твой лучший друг.
En yakın arkadaşının nişanlısı için bu şekilde hissetmek iğrenç bir şey. Знаешь, как ужасно испытывать такое к невесте твоего лучшего друга?
Sen de arkadaşının katiline günlük bir avantaj vermiş olabilirsin. И вы могли дать убийце своего друга двухдневное преимущество.
Kız arkadaşının babasında iyi bir izlenim bırakmak için çok da iyi bir yol değil galiba. Я понимаю, что это не лучший способ произвести хорошее впечатление на отца твоей подружки.
Bu tahtada, arkadaşının hastane odasındakinden çok daha fazla cevap var. Намного больше ответов на доске чем в больничной палате вашего друга.
Boyd'a eski arkadaşının onu görmek istediğini söyle. Raylan Givens. Передай Бойду, что его старый друг хочет поговорить.
Tamam mı? En fazla bir gece kalabilirsiniz ve ziyaretçi kabul edilmemektedir. Bu yüzden arkadaşının gitmesi gerekli. Здесь можно остаться на ночь, но нельзя впускать никаких посетителей, поэтому твоя подруга должна уйти.
Arkadaşının ömrünün son aylarında, Sandy onu her gün ziyaret etti. В последний месяц жизни Джин Сэнди каждый день навещала свою подругу.
Erkek arkadaşının gümüş bir Ford Focus'u var. У твоего парня был серебряный Форд Фокус.
Vietnamlıların, benim ve kız arkadaşımın, senin arkadaşının sigara dumanından boğulmalarıyla ne gibi bir ilgisi olabilir acaba? Какая связь между вьетнамцами и тем, что мне и моей девушке приходится вдыхать сигаретный дым твоей подруги?
En iyi arkadaşının düğününden daha önemli ne var? Что может быть важнее свадьбы твоих лучших друзей?
Kız arkadaşının adı değil miydi o? Разве не так зовут твою девушку?
Aslında, bana bir arkadaşının fotoğrafını getirmişti. Вообще-то она принесла мне фотографию своей подруги.
Daha ilk dönem bitmeden iki arkadaşının da intihar etmesi tuhaf bir durum değil mi? Что оба твоих друга покончили с собой До того как успел закончиться первый семестр?
İş verenim ne senin ne Whitehall'un ne de telefondaki arkadaşının ayak altında dolaşmasını istemiyor. Моим нанимателям не нужен ты, Уайтхолл, или твой друг-в-телефоне на их пути.
Ben artık en yakın arkadaşının küçük kızı değilim. Я больше не маленькая дочка твоего лучшего друга.
Sadece bir tablo sattı, onu da bir arkadaşının kız kardeşine. Продал лишь одну картину, и ту - сестре своего друга.
Kız arkadaşının çarşaflarında ne buldum bil bakalım her zamanki şeylerin dışında yani. Угадай, что я нашла на простынях твоей подружки, помимо обычного?
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.