Exemples d'utilisation de "yapabileceğim" en turc

<>
Ama senin için yapabileceğim bir şey var. Но кое-что я могу для тебя сделать.
Ama şu anda bu konuda yapabileceğim bir şey yok. Но сейчас я ничего не могу с этим поделать.
Senin için daha fazla yapabileceğim bir şey yok. Я больше ничего не могу сделать для тебя.
Senin için yapabileceğim başka bir şey var mı Forrest? Что еще я могу сделать для тебя, Форрест?
Verileri topladım, dizdim, algoritmaları yürüttüm. Bulmacanın parçalarını tamamlamak için yapabileceğim her şeyi yaptım. Собирать данные, сравнивать, анализировать, делать все, чтобы сложить кусочки головоломки вместе.
Dışarıda senin için yapabileceğim bir şey var mı? Могу я что-нибудь сделать для тебя на свободе?
Filozof Taşı'nun gücü ile bile tek yapabileceğim kuşların hayatını Tanrı'ya kurban edip, bunları başka bir bedene aktarmak. Даже с помощью философского камня я смог лишь взять жизнь у птиц и переместить их в другое тело.
Ama göğüs cerrahı yada onkolojist olmadığıma göre olay hakkında bu akşam yapabileceğim başka bir işim yok. Но поскольку я не хирург и не онколог, то сегодня едва ли смогу чем-либо помочь.
O her ne kadar beni kan denizinden kurtarmışsa da onun için yapabileceğim sadece bu kadardı. Это всё что я мог для неё сделать хотя она переносила меня через моря крови.
Haklarında araştırma yapabileceğim ufak yerel bir kabileleri var ayrıca bir çocuğu yetiştirmek için oldukça güzel bir yer. Там малоизученное племя, которое я могла бы изучать, и это прекрасная страна для воспитания ребенка.
Yardımcı olmak için yapabileceğim bir şey varsa lütfen beni bilgilendirin. Пожалуйста, дайте мне знать если я могу чем-либо помочь.
Senin için yapabileceğim hiçbir şey var mı dostum? Я могу что-нибудь для тебя сделать, приятель?
Artık onu aksine ikna etmek için yapabileceğim hiçbir şey yok. И сейчас ничего не могу сделать, чтобы переубедить его.
Sizi rahat ettirmek için yapabileceğim başka bir şey varsa haberim olsun hanımefendi. Сообщите, если я могу сделать еще что-то для вас, госпожа.
Eğer sizin için yapabileceğim başka bir şey daha olursa istemekten çekinmeyin Yarbay. Если я могу ещё что-нибудь сделать, коммандер, не стесняйтесь спрашивать.
Tamam. Senin için yapabileceğim bir şey veya yapmamam gereken bir şey var mı? Я могу для вас что-то сделать, знаете, или что-то не делать.
Kalan sayılı günlerimde yapabileceğim tek şey şu dünyaya ufak da olsa bir iyilik getirebilmek. И в отведенное мне время я могу лишь принести немного добра в этот мир.
Senin için yapabileceğim başka bir şey varmı? - Yani, ben dışarıdayken? Может, раз уж я ушла, я могу тебе ещё что-нибудь принести?
Senin için yapabileceğim başka bir şey var mı, Raylan? Есть что-то еще что я могу для тебя сделать Рейлан?
Les exemples sont fournis uniquement à des fins linguistiques, c'est-à-dire pour étudier l'utilisation de mots dans une langue et leurs traductions dans une autre. Ils sont extraits automatiquement des sources ouvertes en utilisant des algorithmes de recherche de données bilingues. Si vous trouvez une erreur d'orthographe, de ponctuation ou autre soit dans l'original ou dans la traduction, utilisez l'option "Signaler un problème" ou écrivez-nous.

Dans cette section, vous pouvez voir comment les mots et les expressions sont utilisés dans différents contextes à l'aide d'exemples de traductions faites par des professionnels. La section Contextes vous aidera à apprendre l'anglais, l'allemand, l'espagnol et d'autres langues. Vous trouverez ici des exemples de verbes à particule et d'expressions idiomatiques dans des textes dont le style et le thème varient. Les exemples peuvent être triés par traductions et domaines thématiques.

Apprenez des langues étrangères, découvrez les traductions de millions de mots et d'expressions avec des exemples réels de leur utilisation grâce à notre technologie de recherche bilingue !