Sentence examples of "границу" in Russian

<>
Мы полагаем, он пересек границу Айовы. Iowa eyalet sınırını geçtiğini düşünüyoruz. Son kurbanı.
Сначала надо пересечь границу. Sınıra dek bize dokunmayacaklardır.
Мы пересекли границу за несколько часов до рассвета. Şafak sökmeden bir kaç saat önce sınırı geçtik.
Мне всегда хотелось увидеть границу. Hep sınır bölgesini görmek istemişimdir.
Посмотрите на нижнюю границу лопатки. Kürek kemiğinin iç sınırına bakın.
Наркота идет через границу другим путем. Uyuşturucular sınırı başka bir yerden geçiyor.
Можешь провести меня через границу? Sınırı geçmeme yardım edebilir misin?
Да из-за какой-то погони на американской стороне границу закрыли. Amerika tarafındaki bir araba kovalamacası yüzünden bütün sınır kapatıIdı.
Теперь они знают. И даже направили армию Кореи патрулировать границу! Artık biliyorlar ve sınırı korumak için Kore ordusunu sevk ettiler.
Ледяная Нация пересекла границу. Buz halkı sınırı geçti.
Лиллиан, если всплывёт наружу, что дочь сенатора США была похищена мексиканским наркокартелем и перевезена через границу... Lillian, eğer bu kamuya giderse ABD senatörü kızının Meksikalı uyuşturucu kartelince kaçırıldığı ve sınır ötesine götürüldüğü duyulursa...
Наши следователи пытались их отследить, но деньги перевели за границу. Müfettişlerimiz paranın izini bulmaya çalıştı fakat yurtdışına bir yere transfer edilmiş.
Потом перевезете его через границу, и проследите, чтоб его след простыл. Yapıldığında da adamlarına onu sınırdan geçirmelerini ve bir daha ondan haber alınmamasını söyleyeceksin.
Ты пересекал границу штата в любое время? Herhangi bir zaman eyalet dışına çıktın mı?
Можешь даже за границу уехать. Seyahat et. Yurt dışına çık.
Не самая моя приятная поездка за границу. Yurt dışına yaptığım en güzel seyahatim değildi.
Покая не вывезу камни за границу, местные покупатели отвезут их в Монровию. Ben elmasları sınırdan geçirdikten sonra küçük çaplı yerli bir alıcı onları satın alıyor.
Они поклялись поднять местное ополчение, если израильтяне пересекут границу. İsrail sınırı geçerse, yerel milisleri öne sürmeye ant içtiler.
Не лучше ли отправить его за границу? Пусть развеется. Hazır durum böyleyken rahatlaması için onu yurtdışına göndermeye ne dersin?
А ты думаешь как мы перевозим контрабанду вдоль всего побережья через границу? Kaçak malı sınır boyu kıyadan bir öyle bir böyle nasıl geçirdiğimizi düşünüyorsun?
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.