Sentence examples of "противном случае" in Russian

<>
В противном случае, ты никогда отсюда не выйдешь. Aksi takdirde, bu odadan bir daha asla ayrılmayacaksın.
Ей нужен надлежащий уход, в противном случае существует реальная угроза пневмонии. Çok iyi bakılması gerekiyor. Yoksa bu hastalık çok tehlikeli ve zatürreye çevirebilir.
В противном случае, мы подадим иск на миллиона. Eğer bunu yaparsanız, size milyon dolarlık dava açarız.
В противном случае, какое будущее ждет нас? Yoksa, başka türlü nasıl bir geleceğimiz olabilir?
В противном случае вы вылетите отсюда. Geçse iyi olur yoksa atıIırsın evden!
В противном случае город будет уничтожен. Aksi takdirde şehir yerle bir edilecek.
В противном случае он бы позвонил. İyi haber olsaydı, telefon ederdi.
В противном случае оставьте сообщение. Aksi takdirde, mesaj bırakınız.
В противном случае, он свободен. O zamana kadar, gitmekte serbest.
В противном случае мы потеряем весь урожай. Для нас это огромный риск... Eğer bütün sezon periyodik sprey ilaçlama yapılmazsa, üretim miktarımız bundan etkilenecektir.
его должен встретить либо король, либо дофин в противном случае это оскорбление. Bir kral veya veliahtı tarafından karşılanması gerek başkası karşılarsa bu bir hakaret olur.
Просто семейное счастье, в противном случае вам вернут деньги в двойном размере. Sadece aile saadeti, ya da paranızın iki katını iade ediyoruz. Bugün arayın.
в противном случае сервер может кэшировать неверные записи локально и предоставлять их другим пользователям, которые совершают запрос. aksi halde, sunucu yanlış girdileri önbelleğe alabilir ve aynı isteği yapan diğer kullanıcılara sunabilir.
Есть предположение, что в 624 году Ираклий предложил Хосрову заключить мир, угрожая в противном случае вторгнуться в Персию, но Хосров отклонил это предложение. Herakleios, muhtemelen 624'te Hüsrev'e barış teklifinde bulundu ve Pers'i istila etmek için başka türlü tehditlerde bulundu, ancak Hüsrev teklifi reddetti.
В любом случае, удачи, приятель. Her iki durumda da sana iyi şanslar.
Ясно, значит, в случае чего, мы сможем выехать с Манхэттена. Doğru. Yani acil bir durum olursa her zaman Manhattan'dan bir çıkış yolumuz var.
Ваша Честь, позвольте напомнить Отец Мор просил суд в случае признания его вины, огласить приговор незамедлительно. Sayın yargıç, yüksek müsaadenizle. Peder Moore duruşmaların başında eğer suçlu bulunursa cezanın derhal takdir edilmesini talep etmişti.
Обычно тела похищенных покрыты травмами, следами насилия, но не в этом случае. Genellikle böyle kaçırılmalardan sonra cesette travma ve taciz izleri bulunur. Ama bu sefer yok.
И в случае проблем всегда просил звонить мне. Eğer başın belada olursa hemen beni ara dedim.
Вернусь в полночь или до: 30, в случае полной неудачи. Ya gece yarısı gibi dönerim ya da felaket olursa sekiz buçukta buradayım.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.