Ejemplos del uso de "Fırtınanın içinde" en turco

<>
İtfaiyeciler alevleri söndürdü. Bir saat içinde yangını kontrol altına almış olurlar. "Пожарные потушили огонь и проведут там контроль в течении часа.
Fırtınanın içine koşup kayboldu. Она выбежала в шторм.
İşte bu çocuklar, her birinizin içinde bulunan güçtür! Это, мои друзья, внутри каждого из вас!
Yarın fırtınanın birinci yıl dönümü. Завтра годовщина со дня шторма.
Çok nazik bir beyefendi, bir hafta içinde hazır edebileceğini söyledi. Parayı nakit istiyor. Очень вежливый мужчина сказал, что подготовит в течение недели, и берёт наличными.
Sen onun çapasısın. Ayrıca bir fırtınanın yaklaştığını hissediyorum. Вы-его якорь, и я чувствую приближение шторма.
Doğumdan sonraki saat içinde aklı ve bedeni sağlam hâlde teslim edilmeli. Он должен быть доставлен в целости в течение часов после рождения.
Ama fırtınanın ortasına dalmak güvenli mi? ведь мы идём прямо на шторм?
Haklısın, bunlar bizim kara kutumuz oldu. Her şeyimiz bunların içinde. Ты права, это наш черный ящик, там внутри всё.
Kral, o fırtınanın içindeki şey için büyük bir ödül önerdi. Король обещал награду за то, что находится в центре урагана.
Ama yumurtanın içinde dönen harika şeyleri düşünsenize bir. Но представьте чудо, которое происходит внутри яйца.
Belki sen de büyük bir fırtınanın ortasındasındır. Возможно, ты сейчас в центре шторма.
Çok fena batırdım. Gelecek saat içinde her şey ortaya çıkacak. Я облажалась по полной и это всплывет в течение часа.
Şimşeği görmenle duyman arasındaki her saniye bize fırtınanın ne kadar uzaklıkta olduğunu söylüyor. Каждая секунда между сверканием молнии и звуком грома говорит о расстоянии до грозы.
Öyle, büyük ve soğuk bir mekanın içinde durmak çok rahatlatıcı... Стоишь в огромной прохладной пещере, есть в этом что-то успокаивающее.
Tıpkı fırtınanın merkezi gibi. Как в эпицентре бури.
Yumurtaların içinde ne var Rebecca? Что внутри яиц, Ребекка?
Hepimizi kendi sonumuza taşıyacak olan fırtınanın göbeğine götürmek için bizi tekrar tekrar çiğnediğine dair hemfikirdik. Что он снова и снова будет вести корабль в шторм, пока не погибнут все?
Bu gece gri takımını giy o takımın içinde hep güzel görünüyorsun. Надень сегодня свой серый костюм. Ты всегда отлично в нем выглядишь.
Çadırlarımızı kurup, fırtınanın geçmesini bekleriz diye düşündük. Мы решили выставить тент, и переждать шторм.
Los ejemplos del uso de palabras en diferentes contextos se proporcionan únicamente con fines lingüísticos, es decir, para estudiar el uso de palabras en un idioma y sus opciones de traducción a otro. Están recopilados automáticamente de fuentes abiertas utilizando tecnología de búsqueda basada en datos bilingües. Si encuentras un error ortográfico o de puntuación en el original o en la traducción, utiliza la opción "Informar de un problema" o escríbenos.

En esta sección, puedes ver cómo se usan las palabras y expresiones en diferentes contextos con los ejemplos de traducciones realizadas por profesionales. La sección Contextos te ayudara a aprender inglés, alemán, español y otros idiomas. Aquí puedes encontrar ejemplos con las frases verbales, expresiones idiomáticas y palabras ambiguas en textos de diferentes estilos y temas.

Los ejemplos se pueden ordenar por traducciones y temas, y también se puede realizar una búsqueda más precisa en los ejemplos encontrados.