Ejemplos del uso de "düzenli olarak" en turco

<>
Etiyopya'yı terk etmek zorunda bırakıldıktan sonra izole bir hayat sürdü, ancak ülkesinde düzenli olarak gazetelerde yer aldı. Несмотря на то, что, покинув свою родину, писатель жил в уединении, ему удавалось регулярно общаться с прессой внутри страны.
San Francisco'da yaptıkları bir araştırmaya göre ciddi gay ilişkisi içinden %50'si düzenli olarak aldatıyormuş. Исследования университета Сан-Франциско показали: из геев, которые в отношениях,% регулярно изменяют.
Tüm ailenin düzenli olarak danışmanlık almasını öneririm. Dana'nın burada devam eden tedavisine ek olarak. Я советую регулярные консультации для всей семьи, как дополнение к её нынешнему лечению.
Diğer yandan ceza hakimleri ölüm tehditlerini düzenli olarak alırlar. Для судей же угрозы смерти - это часть профессии.
Biz Almanlar kimliklerimizi düzenli olarak bulundurmak zorundayız. У немцев они должны быть в порядке.
Düzenli olarak yatağını ıslatan altı yaşındaki bir çocuk için neleriniz var? Чтобы вы предложили для -летнего мальчика, который писается в постель?
Düzenli olarak fabrikaya gelir miydi? Он часто приходил на фабрику?
İnsan toplulukları düzenli olarak kanlarını bağışlıyorlar. Человеческие граждане систематически сдают их кровь.
Onunla düzenli olarak konuşuyor musun? Ты часто с ней общаешься?
Ama antibiyotiklerini düzenli olarak alıyor. Но он регулярно принимает антибиотики.
Ama düzenli olarak izlenmesi ile, tamamen yönetilebilir olacaktır. Но с постоянным наблюдением, это можно полностью контролировать.
Size düzenli olarak para vermiyor muyum? Разве я вам не нормально плачу?
Aslına bakarsan, düzenli olarak onunla ve torunlarımla görüşüyorum. И вижусь с ней. Регулярно. И с моими внуками.
Aynı zamanda adayı düzenli olarak vuran Santa Ana rüzgarlarından sakınmamızı sağlıyordu. но и от безжалостных ветров Санта Ана которые периодически опустошали остров.
Sanırım yıldan fazladır düzenli olarak buraya geliyor. Кажется, он приходит сюда больше лет.
Eski Ash düzenli olarak günlük tutardı. Прежний Эш вёл журналы, фанатично.
Görme duyusunu kaybetmiş bir adam düzenli olarak ziyaret ederdi. Один мужчина постоянно приходил туда. Он уже потерял зрение.
Ahbap, zaten ölü insanlarla düzenli olarak sohbet ediyorum. Друг, я тут постоянно беседую с мёртвыми людьми.
Jones, piyasadakilerin yarısının aklını okuyormuş gibi düzenli olarak dalgalanmaları tahmin edebiliyordu. Джонс часто предсказывал рыночные колебания. Как будто мог читать мысли половины улицы.
Her iki saatte bir, düzenli olarak. Каждые два часа, как по часам.
Los ejemplos del uso de palabras en diferentes contextos se proporcionan únicamente con fines lingüísticos, es decir, para estudiar el uso de palabras en un idioma y sus opciones de traducción a otro. Están recopilados automáticamente de fuentes abiertas utilizando tecnología de búsqueda basada en datos bilingües. Si encuentras un error ortográfico o de puntuación en el original o en la traducción, utiliza la opción "Informar de un problema" o escríbenos.

En esta sección, puedes ver cómo se usan las palabras y expresiones en diferentes contextos con los ejemplos de traducciones realizadas por profesionales. La sección Contextos te ayudara a aprender inglés, alemán, español y otros idiomas. Aquí puedes encontrar ejemplos con las frases verbales, expresiones idiomáticas y palabras ambiguas en textos de diferentes estilos y temas.

Los ejemplos se pueden ordenar por traducciones y temas, y también se puede realizar una búsqueda más precisa en los ejemplos encontrados.