Ejemplos del uso de "fazlasını" en turco

<>
Çok bir şey istememiştim ama hak ettiğimden daha fazlasını elde ettim. Я не просил многого, но получил больше, чем заслуживал.
Bence bir ilişkiden daha fazlasını beklemek adilce. Думаю, справедливо ожидать от отношений большего.
Bu gece çok daha fazlasını kurtarmak için fırsatın var. Сегодня у вас есть возможность спасти гораздо больше жизней.
Leonard, Nintendo'da çalışan insanlar bize gerçek bir spor deneyimi yaşatmak için daha fazlasını yapamazlar. Леонард, люди из Ниндендо сделали так много чтобы помочь нам воссоздать настоящий спортивный опыт.
O zırhı giyiyor olduğu sürece, daha fazlasını öğrenemeyiz. Пока на нем броня, мы ничего не узнаем.
Oyalanmam majesteleri, sadece siz majestelerinin emrettiklerini, hatta daha fazlasını yapacağım. Да, Ваше Величество. Я выполню все ваши приказы и даже больше.
Ama bundan daha fazlasını arzuladın, değil mi? Но ты хотел большего, не так ли?
Gitgide daha fazlasını isteyen, dipsiz bir fırına yakıt sağlar gibi büyümeye güç sağlamaya çalışıyoruz. Мы бросаем ресурсы, как в бездонную печь, требующую всё больше и больше топлива.
Bu restoran çok hoş, ama bundan fazlasını istiyorum. Закусочная это здорово, но мне хочется чего-то большего.
Bense çok daha fazlasını daha az sürede yapmalıyım. Я должен сделать намного больше за меньшее время.
Siz bu yılda bir defalık' Yeni yılınız kutlu olsun Bayan Blackwell'den daha fazlasını hak ediyordunuz. Вы заслуживали большего, чем "Хорошего вам отпуска, мисс Блэквелл" раз в году.
Biz anlaşmayı yapacağız, ama o bize daha fazlasını verecek. Мы заключим сделку, но пусть он даст нам больше.
Sen, lobide bir kahve içmekten daha fazlasını hak eden bir kadınsın. Вы - женщина, которая заслуживает большего, чем кофе в вестибюле.
Bu droid oldukça değerli, Daha fazlasını alırım. Этот дроид стоит больше, я получу больше.
Daha fazlasını hak ediyorsun ve buradaki tıbbi ekipmanla Abby sana yardım edebilir. Ты заслуживаешь большего, и со здешним медицинским оборудованием Эбби тебе поможет.
Daha fazlasını hatırlaman için önerebileceğim meditasyon yöntemleri var. Я могу посоветовать медитации, чтобы вспомнить больше.
Böyle ölümcül bir suç paradan fazlasını gerektirir. Ödeşmek için, sence de öyle değil mi? Такое тяжкое преступление требует больше, чем деньги чтобы загладить это, вам не кажется?
Bu ağaçlardan daha fazlasını görmek istiyorum. Farklı tepeler görmek istiyorum. Senin olmayan bir yüz görmek istiyorum. Я хочу увидеть больше, чем те же деревья, те же горы, другие лица.
Raven, bu sığınak gerçekse yüz kişiden çok daha fazlasını kurtarabiliriz. Если бункер действительно существует, мы сможем спасти гораздо больше людей.
Ona göre hikayeler yalnızca eğlenceden çok daha fazlasını temsil ediyordu. Для него истории представляли из себя много больше, чем просто развлечение.
Los ejemplos del uso de palabras en diferentes contextos se proporcionan únicamente con fines lingüísticos, es decir, para estudiar el uso de palabras en un idioma y sus opciones de traducción a otro. Están recopilados automáticamente de fuentes abiertas utilizando tecnología de búsqueda basada en datos bilingües. Si encuentras un error ortográfico o de puntuación en el original o en la traducción, utiliza la opción "Informar de un problema" o escríbenos.

En esta sección, puedes ver cómo se usan las palabras y expresiones en diferentes contextos con los ejemplos de traducciones realizadas por profesionales. La sección Contextos te ayudara a aprender inglés, alemán, español y otros idiomas. Aquí puedes encontrar ejemplos con las frases verbales, expresiones idiomáticas y palabras ambiguas en textos de diferentes estilos y temas.

Los ejemplos se pueden ordenar por traducciones y temas, y también se puede realizar una búsqueda más precisa en los ejemplos encontrados.