Ejemplos del uso de "olduğunun farkında" en turco

<>
Gerçekten ve cidden, götten almaya bayılan bir kız bulmanın ne kadar zor olduğunun farkında mısın? Воу, воу. Ты знаешь как сложно найти девушку которая действительно честно любит долбиться в задницу?
Bunların birilerine ait olduğunun farkında mısın sen? Ты понимаешь, что это кому-то принадлежит?
Söylediklerinin ne kadar saçma olduğunun farkında mısın? Ты представляешь, как это бредово звучит?
Bunun çok önemli bir ameliyat olduğunun farkında mısın? Вы вообще понимаете, что это обширная операция?
Uğraşmamız gereken daha acil işler olduğunun farkında değil misin, Reece? Ты помнишь, что нас ждут более важные дела, Риз?
Oyunun içinde olduğunun farkında değil. Bunu denemek istiyorum. Он не знает, что играет в игру.
İki ayrı takım olduğunun farkında bile değilim. Я не знал, что есть команды.
Luke ne kadar şanslı bir piç olduğunun farkında değil. Люк не понимает, какой он везучий сукин сын.
Ne kadar şanslı olduğunun farkında mısın acaba canım? Думаю, ты осознаешь, какая ты милая.
Rufus, başının ne kadar belada olduğunun farkında mısın? Руфус, ты представляешь, какие у тебя проблемы?
Bence Enzo Amca ne kadar şanslı bir berber olduğunun farkında değil. Не думаю, что дядя Энзо представляет какой он счастливый парикмахер.
Bu seviyedeki radyasyona uzun süreli maruz kalmanın aşırı derecede tehlikeli olduğunun farkında mısınız? Нет. Вы понимаете, что столь длительное воздействие такого уровня радиации чрезвычайно опасно?
Ne kadar şanslı bir adam olduğunun farkında mı Denise? Понимает ли он, насколько ему повезло, Дениз?
Ne kadar acıya sebep olduğunun farkında mısın? Вы представляете себе, сколько боли причинили?
Bunun federal bir suç olduğunun farkında mısınız? Вы понимаете, что это федеральное преступление?
Kız kardeşinin inanılmaz derecede çekici olduğunun farkında mısın? Ты понимаешь, что твоя сестра невероятно привлекательна?
Bunun ne kadar yanlış olduğunun farkında mısın? Ты хоть понимаешь, что это неправильно?
Middle Wood eczanesinin bir kısmına North Memorial'ın sahip olduğunun farkında mıydın? Знала ли ты, что эта аптека частично принадлежит Memorial North?
Stephanie ne kadar şanslı olduğunun farkında değil. Стефани не понимает, как ей повезло.
Nasıl bir belanın içinde olduğunun farkında mısın, O 'Conner? Вы хоть понимаете, как вы вляпались, О 'Коннер?
Los ejemplos del uso de palabras en diferentes contextos se proporcionan únicamente con fines lingüísticos, es decir, para estudiar el uso de palabras en un idioma y sus opciones de traducción a otro. Están recopilados automáticamente de fuentes abiertas utilizando tecnología de búsqueda basada en datos bilingües. Si encuentras un error ortográfico o de puntuación en el original o en la traducción, utiliza la opción "Informar de un problema" o escríbenos.

En esta sección, puedes ver cómo se usan las palabras y expresiones en diferentes contextos con los ejemplos de traducciones realizadas por profesionales. La sección Contextos te ayudara a aprender inglés, alemán, español y otros idiomas. Aquí puedes encontrar ejemplos con las frases verbales, expresiones idiomáticas y palabras ambiguas en textos de diferentes estilos y temas.

Los ejemplos se pueden ordenar por traducciones y temas, y también se puede realizar una búsqueda más precisa en los ejemplos encontrados.