Sentence examples of "verimli şekilde" in Turkish

<>
Virüsler, enfekte ettikleri hücrelerin içine genomlarını verimli şekilde taşımak için özelleşmiş moleküler mekanizmalar evrimleştirmiştir. Вирусы разработали специализированные молекулярные механизмы для эффективного транспорта своих геномов внутри клеток, которые они заражают.
Tayvan'da başka bir strateji ise verimli enerji kullanımı. Еще одна сторона этой стратегии - более эффективное использование энергии.
Ya, sanırım bazı insanlar bu şekilde şeylere karşı çok hassaslar. Да, полагаю, некоторые люди слишком чувствительны к таким вещам.
Yaşam gücünün en verimli, üyelerini korumak zorundayız. Мы должны защитить наиболее плодовитых членов Жизненной Силы.
Yaraları en iyi şekilde sarmaya çalış. Onları başka bir yerde tedavi etmemiz lazım. Заткните раны, как можете, но лечить их нам придется где-то еще.
Açık ara en verimli karbon hasatçısı aslında bozkırın en küçük canlılarından biridir. Однако наиболее эффективным сборщиком углерода оказался один из самых маленьких обитателей саванны.
Bence iblisin Heather'ın içinden çıkmış olması mümkün. Bir şekilde Melissa'nın içine girmiş. Valizde ne var? Думаю, вполне возможно, что демон выбрался из Хэзер и смог проникнуть в Мелиссу.
HBM sana kaslarının nasıl hareket ettiğini ve çalıştığını gösteriyor. Böylece egzersizin daha verimli oluyor. Модель человеческого тела показывает, как работают мышцы, и восстановление проходит более эффективно.
Arkadaşlarını bu şekilde karşılamak gibi pis bir alışkanlığın var. У тебя дурная привычка встречать своих друзей вот так.
Bunu yapmanın en hızlı, en verimli yolu bağlantı. Быстрее и эффективнее всего это сделать с нейронной связью.
Bir şekilde buralarda dolaşabiliyor Harold! Kasap mı? Представь, Гарольд, этот негодяй как-то выбрался!
Gezegeniniz verimli bir bahçe gezegeni. Ваша планета - плодородный сад.
Esir ettikleri Hıristiyanları bu şekilde zorla Müslüman yapıyorlarmış. Таким образом пленных христиан пытались убедить принять ислам.
Zamanı daha verimli kullanmak için. Это более эффективное использование времени.
Geçen akşam elimde bununla beraber çamura bulanmış bir şekilde uyandım. Я очнулся вчера ночью весь в грязи вот с этим.
Son derece, güvenilir, verimli ve becerikli birisidir. "Он оказался надёжным, трудоспособным и находчивым".
Ludvig Van'ı bu şekilde kullanmak. Использовать Людвига Вана подобным образом!
Gayet verimli ve vurucu. Это эффективно и высокопрофессионально.
Beni bu şekilde kandırmana inanamıyorum. Как ты мог меня обмануть.
ve düzenli, verimli ve de son derecede detay odaklıyımdır. И я организована и рациональна и очень внимательная к деталям.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.