Sentence examples of "близости" in Russian

<>
В свои лет, окружив детей заботой и вниманием, сумев им передать ощущение близости и теплоты, Токтогон - апа заменила им родную мать. Toktogon yaşındayken onlar için ilgi ve dikkatle anne rolünü benimseyerek sıcak ve yakın bir bağ kurdu.
кто-то в непосредственной близости передает данные через местный спутник. Yakın çevrede birisi bölgedeki bir uydudan veri akışı sağlıyor.
Бывает ли муторно от такой близости временами? Hatta bazı durumlarda aşırı derecede yakın olabilir?
У тебя боязнь близости. Sende cinsel soğukluk var.
Но влюбиться, достигнуть эмоциональной близости с -летней женщиной - для этого он ребенок. Ama âşık olmuşsa, otuz dokuz yaşındaki bir kadınla duygusal bir yakınlık kurabilmeyi başarabilmişse...
Д-р Пул, что это такое, прожить большую часть года в непосредственной близости с Хэлом? Dr. Poole, bütün bir yıl, Hal ile bu kadar yakın olmak nasıl bir şey?
Аид заметит что угодно в такой близости от своего дома. Hades üssüne bu kadar yakın bir yerde her şeyi hisseder.
И в ходе нашей близости мы ежедневно открываем новые приятные пейзажи. Ve fiziksel yakınlığımız bizi her gün yeni ve büyüleyici topraklara götürüyor.
Рейес сказала, что нарушения все были в непосредственной близости. Reyes'in dediğine göre, yaşananlar bu civara yakın yerlerde olmuş.
ощущение близости смерти - лучший афродизиак! Ölüme yakın bir deneyim fena afrodizyaktır.
Аарон боится близости и единения. Aaron yakınlık ve samimiyetten korkuyor.
Эту степень близости ты не можешь понять. Bu senin idrak edemeyeceğin bir yakınlık seviyesi.
Настоящий.. Это вопрос близости. Gerçek cevap bağlılık sorunun var.
А потом Я поняла, что без физической близости мы поссоримся. Ve o zaman fiziksel olarak yakınlaşma konusunda bir sorunla karşılaşacağımızı biliyorum.
Нет большей близости, чем общий ребенок. Birlikte çocuk sahibi olmaktan daha yakın olunamaz.
Иначе датчики близости могут спровоцировать преждевременный взрыв. Yoksa yakınlık sensörleri erken patlamaya yol açabilir.
Да, здесь по близости. Evet, pek uzak sayılmaz.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.